Azerbaycan'ın başkenti Bakü'de ' için Yeşil Vizyon' başlıklı uluslararası foruma katılarak konuşma yapan ve soruları yanıtlayan Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev, Ermenistan'la barış anlaşması imzalanması için yürütülen müzakerelere değindi.
Aliyev, "Barış anlaşması imzalanmasına hiçbir zaman olmadığı kadar yakınız. İşgal döneminde hiçbir zaman buna yakın olmadık. O zaman temel ilkelerde bile mutabık kalamıyorduk. Şimdi ise barış anlaşmasının nasıl olması gerektiği konusunda ortak bir anlayışa sahibiz. Sadece detayları çözmemiz gerekiyor. Ama elbette her iki tarafın da zamana ihtiyacı var" diye konuştu.
"Ermenistan, Nahçıvan'la yol bağlantısı kurulmasını engelliyor"
Azerbaycan'ın batı illeri ile Nahçıvan'ı üzerinden birleştirecek güzergaha ilişkin Aliyev, "10 Kasım 2020'de Rusya, Azerbaycan ve Ermenistan arasında imzalanan üçlü bildiride bu konu belirtiliyor. Evet, orada Zengezur Koridoru ifadesi yer almıyor fakat orada Azerbaycan'ın batı kısımları ile Nahçıvan arasında yol bağlantısı olması, bu yolun güvenliğinin Rus birliklerce sağlanacağı yazılıyor. 3 yıldan fazladır Ermenistan bu maddeyi ihlal ediyor. Onlar Nahçıvan'la yol bağlantısı kurulmasını engelliyor" ifadelerini kullandı.
Ermenistan'a yardım eden ülkeleri açıkladı
Ermenistan'ın yeni silahlar edinmesine de değinen Aliyev, "Fransa, Hindistan ve Yunanistan, Ermenistan'ı bize karşı silahlandırıyor. Bunu açıkça yapıyorlar ve hatta bize bir şeyler kanıtlamaya çalışıyorlar. Biz de oturup bekleyemeyiz. Bu tavrımızı Ermeni hükümetine ve bugün Ermenistan'a sahip çıkmaya çalışan taraflara açıkça ilettik. Kendimize yönelik ciddi tehdit görürsek ciddi önlemler almak zorunda kalacağız" şeklinde konuştu.
"Türkiye-Azerbaycan birliği bölgesel güvenlik ve istikrarın önemli kriteridir"
Aliyev, Türkiye-Azerbaycan ilişkilerine yönelik ise şunları söyledi:
Türkiye-Azerbaycan birliği, bölgesel güvenlik ve istikrarın önemli kriteridir. Türkiye ile Ermenistan arasındaki yakınlaşma ve Azerbaycan ile Ermenistan arasındaki normalleşme paralel yürütülmelidir. Bizim de Türkiye Cumhurbaşkanı'nın da tutumu bu yöndedir.