22 yıl sonra ilk kez ikinci parti konumuna düşen AK Parti’de milletvekilleriyle yerel yönetimler arasında kriz olduğunu ileri süren Nuray Babacan, Erdoğan’la ilgili ise çarpıcı bir kulis paylaştı.
AK Parti, iktidara geldiği 2002 genel seçiminden 22 yıl sonra 31 Mart 2024 yerel seçimlerinde ilk kez ikinci parti konumuna düştü. Bu sonuçların ardından her görevden alma anonsunda gözlerin, Ankara ve İstanbul yönetimlerine çevrildiğini yazan Gazete Pencere yazarı Nuray Babacan, Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın önerilen isimlere ikna olmadığını ileri sürdü.
“Partide yerel seçim başarısızlığı nedeniyle görevden alınacaklar arasında bu iki yönetimden bahsediliyordu. Gecikme için ‘Cumhurbaşkanı bu yönetimler için uygun isim bulamadı, önerilen isimlere ikna olmadı’ yorumu yapılıyor” ifadelerini kullanan Nuray Babacan, şöyle devam etti:
“İktidar partisinin geçici il başkanı için isim bulmaması da manidar! Hemen ekleyelim. Milletvekilleriyle il yönetiminin açıktan kavga ettiği illerden biri de İstanbul. İl yönetimi ile milletvekilleri arasındaki kriz, parti içinde açık açık konuşuluyor.”
AK Parti’nin kuruluş yıldönümünde yaratılmak istenen hava geçtikten sonra, ortaya çıkan tablonun da pek iç açıcı olmadığını savunan Babacan, “TBMM’nin tatile girmesiyle birlikte, siyasetin seçim bölgelerine taşınması, vatandaşın sorunlarına kulak kabartılması beklenir. En azından eskiden böyle yapılırdı. Ancak son dönemde maalesef bu bağ kopmuşa benziyor” detayını paylaştı ve milletvekilleri ile yerel yönetimler arasındaki tartışmaları şöyle aktardı:
“Özellikle İktidar partisinde motivasyon eksikliği ile ilgili anlatılanlar oldukça ilginç. Milletvekilleri, kendilerine program yapmayan il yönetimlerinden, il yönetimleri seçim başarısızlığının tüm faturasının kendilerine kesilmesinden şikayetçi. Daha da önemlisi, illerin milletvekilleri de birbiriyle kavgalı.
Anlatılan o ki; illerde düzenli yapılan il danışma toplantıları artık yapılamaz olmuş. Birincisi toplantıya katılanlar birbiriyle sorunlu. İkincisi bu toplantılar vatandaşların sorunlarını dinlemek için yapılıyordu. Ortaya çıktı ki, toplantıya katılanlar sürekli hükümeti eleştiriyor. Ayrıca bazı illerde seçmenin buna bile tenezzül etmeyip, toplantılara da katılmadığı anlatılıyor.
Hala eski alışkanlıkla, TBMM tatile girince seçim bölgelerinde çalışmaya gitme planı yapan milletvekillerinin hayal kırıklığına uğradığı anlatılıyor. Bir milletvekili, “İl yönetimini aradım, ‘hafta sonu ilde olacağım, ne program yapacağız?’ diye sordum. ‘Bir program yok, burada kimse yok’ yanıtı aldım. ‘Düğün veya cenaze de mi yok?’ dedim. Tam bir başıboşluk var…” diye sitem ediyor.
Anlaşılan metal yorgunluğu her yerde yaşanıyor. Yanlış ekonomik ve siyasi kararlar, yanlış aday belirleme gibi hataların faturası kendilerine kesilen il yönetimleri belli ki küskün. Görevden alınmayı bekleyen bu yönetimlerin program yapmaya hevesli olmasını beklemek de hata sanırım.”
Nuray Babacan’ın ‘AKP’de sıfır motivasyon ‘Gidecek cenaze de mi yok?’’ başlıklı yazısı şöyle:
TBMM’nin tatile girmesiyle birlikte, siyasetin seçim bölgelerine taşınması, vatandaşın sorunlarına kulak kabartılması beklenir. En azından eskiden böyle yapılırdı. Ancak son dönemde maalesef bu bağ kopmuşa benziyor. Özellikle İktidar partisinde motivasyon eksikliği ile ilgili anlatılanlar oldukça ilginç. Milletvekilleri, kendilerine program yapmayan il yönetimlerinden, il yönetimleri seçim başarısızlığının tüm faturasının kendilerine kesilmesinden şikayetçi. Daha da önemlisi, illerin milletvekilleri de birbiriyle kavgalı…
KONGRE SANCISI
AKP’nin kuruluş yıldönümünde yaratılmak istenen hava geçtikten sonra, ortaya çıkan tablo pek iç açıcı değil. Tüm illerde yerel seçimlerde ortaya çıkan halen de devam eden acayip çekişmeler var. Şimdiki çekişmenin nedeni de kongre sürecinde görevden alınan il yönetimleri ve yerlerine vekaleten kimin atanacağı sorunu. İller birer birer tasfiye ediliyor. Önümüzdeki yıl yapılması planlanan kongre öncesinde ‘bir nevi kayyum’ atanıyor. Kongre süreci bu geçici yönetimlerle tamamlanacak. Yerel seçim başarısızlığının ardından el çektirilen illerin sayısı 20’yi geçti. Partiyi kongreye götürecek yeni il yönetimlerine gelince. Milletvekillerinin konsensüsü söz konusu değil. Teşkilat Başkanı elinde birkaç isimle saraya gidiyor. Bu isimler içerisinden Erdoğan’ın uygun gördüğü isim atanıyor. Tepeden yapılan bu atamalar, “Bu kafayla gidersek kepenk kapatırız. İller bu atamalar yüzünden kaynıyor” yorumlarına neden oluyor.
İSİM BULAMADILAR!
Bu arada her görevden alma anonsunda gözler, Ankara ve İstanbul yönetimlerine çevriliyor. Çünkü partide yerel seçim başarısızlığı nedeniyle görevden alınacaklar arasında bu iki yönetimden bahsediliyordu. Gecikme için “Cumhurbaşkanı bu yönetimler için uygun isim bulamadı, önerilen isimlere ikna olmadı” yorumu yapılıyor. İktidar partisinin geçici il başkanı için isim bulmaması da manidar! Hemen ekleyelim. Milletvekilleriyle il yönetiminin açıktan kavga ettiği illerden biri de İstanbul. İl yönetimi ile milletvekilleri arasındaki kriz, parti içinde açık açık konuşuluyor.
VATANDAŞ İLGİSİZ
Anlatılan o ki; illerde düzenli yapılan il danışma toplantıları artık yapılamaz olmuş. Birincisi toplantıya katılanlar birbiriyle sorunlu. İkincisi bu toplantılar vatandaşların sorunlarını dinlemek için yapılıyordu. Ortaya çıktı ki, toplantıya katılanlar sürekli hükümeti eleştiriyor. Ayrıca bazı illerde seçmenin buna bile tenezzül etmeyip, toplantılara da katılmadığı anlatılıyor.
CENAZE DE Mİ YOK?
Hala eski alışkanlıkla, TBMM tatile girince seçim bölgelerinde çalışmaya gitme planı yapan milletvekillerinin hayal kırıklığına uğradığı anlatılıyor. Bir milletvekili, “İl yönetimini aradım, ‘hafta sonu ilde olacağım, ne program yapacağız?’ diye sordum. ‘Bir program yok, burada kimse yok’ yanıtı aldım. ‘Düğün veya cenaze de mi yok?’ dedim. Tam bir başıboşluk var…” diye sitem ediyor.
Anlaşılan metal yorgunluğu her yerde yaşanıyor. Yanlış ekonomik ve siyasi kararlar, yanlış aday belirleme gibi hataların faturası kendilerine kesilen il yönetimleri belli ki küskün. Görevden alınmayı bekleyen bu yönetimlerin program yapmaya hevesli olmasını beklemek de hata sanırım.
SOYLU DA ŞİKAYETÇİ
Motivasyon eksikliği ile ilgili şikayetlerin yerel seçim kampanyasında milletvekilleri ve parti yöneticileri tarafından da gündeme getirildiğini biliyoruz. Hatta bunlardan birinin Süleyman Soylu olduğunu, Cumhurbaşkanıyla yaptığı o meşhur görüşmede, partideki ataletten şikayet ederek, “Yerel seçimlerde kimse bana görev vermedi, ben kendi inisiyatifimle gidip çalıştım.” dediği anlatılıyor.
KLİK SORUNU!
Partinin aldığı hal, ekipleşme ve gruplaşmanın vardığı nokta, sarayda yapılan son İstişare Kurulu toplantısında gündeme gelmiş, eski meclis başkanları “İlçelerden genel merkeze kadar herkes birilerinin adamı. Bu ekipleşme partiyi çürütecek…” diye görüşlerini dile getirmişti. Erdoğan da sessizce dinlemişti…