Düğün maliyetleri artarken bazı çiftler çareyi davetlilerden giriş ücreti almakta buluyor.
ABD'de yaygınlaşmaya başlayan bu uygulama evlenen çifte mantıklı gelse de misafirler genellikle hoşnut olmuyor.
New York Times'ın haberine göre geçen yıl ABD'de bir düğün yapmanın ortalama maliyeti 35 bin dolardı.
Houston'da yaşayan Hassan Ahmed isimli bir TikTok kullanıcısı, gelecek yıl düzenleyeceği düğününe 100 bin dolar harcadığını ve davetlilerden 450 dolar giriş ücreti istediğini söylüyor.
Bu isteğinin ardından 125 konuğundan yanıt alamaması karşısında şaşıran Ahmed, konserlere daha fazla para harcadıklarını belirterek talebini savunuyor.
Türkiye'de ise bazı çiftlerin, düğün veya nikah sonrası düzenlenen etkinliklerde davetlilerden yemek ücretini ödemesini beklemesi zaman zaman tepki topluyor.
İstanbul Büyükşehir Belediyesi'ne bağlı İstanbul Planlama Ajansı'nın bu yıl açıkladığı rakamlara göre, İstanbul'da yeni ev kurmanın ve salon düğünü yapmanın maliyeti ortalama 589 bin 405 TL. Kır düğününde bu miktar 754 bin 405 TL'ye çıkarken takı ve balayı masrafları hesaplamalara dahil edilmedi.
Sadece düğün salonu tutmak ise yaklaşık 70 bin, kır düğünü için alan kiralamak da 235 bin TL olarak hesaplandı.
Geçen yıl evlenen ABD'li çift Nova ve Reemo Styles, misafirlerini bir otobüsle kendileri için önemli yerlerde gezdirme amacıyla bir araç kiralamış. Ancak otobüsün kapasitesi yetersiz olunca davetli sayısını azaltmak için düğüne katılmak isteyenlere bilet satmaya karar vermişler.
Davetiyeyi alan yakın bir arkadaşları, 333 dolarlık giriş ücretini görünce "şoke olsa" da daha sonra bunun amacını anlayınca çifte hak vermiş.
Teksas'taki bir düğün organizasyonu şirketinin kurucusu Jamie Wolfer, giriş ücreti isteyen çiftleri anlasa da davetlilerin rahatsızlığına da hak veriyor.
50 dolar gibi düşük bir ücret veya hediye yerine nakit para istenebileceğini söyleyen Wolfer ekliyor:
Ancak bu insanların istediği ciddi bir para.
Londra'daki bir düğün planlama şirketinin kurucusu Matthew Shaw da bilet satmanın düğün sahibi ve davetliler arasında tuhaf bir ilişkiye yol açacağını ve misafirlerin müşretiye dönüşeceğini belirterek ekliyor:
Artık ev sahipliği yapmış olmuyorsunuz; onlara ücretli bir deneyim sunuyorsunuz ve bu da konukların beklentileri açısından çok farklı bir anlatı ortaya çıkarıyor.
Shaw, ayrıca büyük ve şatafatlı düğünler yapmak gibi bir zorunluluk olduğu düşüncesini eleştirerek daha mütevazı ve samimi etkinlikler düzenlenebileceğini söylüyor.