Kayseri’de 1998 yılında 7,5 milyar ikramiye kazanan Mustafa Oytun’un, lüks hayatın içinden lağım basan bodrum katına uzanan ibretlik öyküsü duyanları şaşkına çevirdi.
Sabah'tan Ali Altıntaş'ın haberine göre, hamallık yapan Mustafa Oytun 1998 yılında kazı kazan oynadı. Kazıdığı ilk kupon boş çıkan Oytun'a, ikinci kuponda 7,5 milyar lira çıktı. Sevinçle şubeye giderek ikramiyesini alan Oytun, ilk olarak kendisine ev satın aldı.
Kısa sürede yaşam kalitesi artan Oytun, bu sırada evli olmasına rağmen gönlünü başka bir kadına kaptırdı. Aşık olduğu kadınla paraları harcayan adamın milyonerliği ise fazla sürmedi.
Tüm parası biten Mustafa Oytun, bir aydır zihinsel engelli oğluyla birlikte bodrum katta sürekli lağım basan bir dairede yaşıyordu.
Kısmi felç geçirip sakat kalan ve engelli maaşı ile geçinebilen Oytun'un kaldığı bodrum kattaki kiralık evi, patlayan borulardan akan lağım sularıyla adeta göle döndü.
Mahalleyi saran kokular üzerine komşuları durumu belediye bildirdi. Oğluyla bir aydır çok kötü şartlar altında yaşayan Mustafa Oytun'un evine Melikgazi Belediyesi ekip gönderdi. Belediye ekibi eve dolan lağımı tahliye ederek dezenfekte çalışması yaptı.
PARA BİTİNCE AŞK DA BİTTİ
Mustafa Oytun, "O zamanlar aşık olduğum kadın bana neredeyse her gün kuşbaşı et ile kıyma aldırırdı. 8 yıl kendimize ziyafet çektik. Hazıra dağ dayanmaz derlermiş, dedikleri gibi oldu. Sonra paramız bitti. Son olarak elimde kalan daireyi de sattık ve onun da parasını harcadık. Şimdi kafam rahat. Bulursam yiyorum, bulamazsam yatıyorum. Fakirlik hepsinden iyi. Dünya malı dünyada kalır" dedi.
Aşık olduğu kadının tüm isteklerini yerine getirdiğini belirten Oytun, "Beni sevdiğini zannettiğim kadın, 8 yılın sonunda para bitince terk etti. Meğer benimle param için berabermiş. Para bitti, aşk bitti ve herkes kendi yoluna gitti. Piyangonun parası kimseye hayır getirmiyormuş onu öğrendim.
Şimdi ilk başladığım yerde bile değilim. Eskiden hamallık yapıyordum, şu an onu da yapamıyorum. O yediğim etler nedeniyle yüksek tansiyon olup kısmi felç geçirdim. Şimdi sakatım ve devletten aldığım engelli maaşı ile geçiniyorum. Eşimi de kaybettim ve zihinsel engelli oğlumla baş başa kaldım. Bu dünyada şunu öğrendim; ne alırsanız, alın terinizle kazandığınız parayla alın" diye konuştu.