Henüz bebekken, buğday tarlasında çıkan yangında, vücudunun büyük bir bölümünde kalıcı yanıklar oluşan ve ellerini kaybeden Milletvekili Serkan Bayram’ın hayata tutunma mücadelesi film oldu.
Buğday Tanesi isimli fim, 10 milyon engelli bireye, ailelerine umut olmak için, farkındalık yaratmak için Türkiye'de ve dünyanın birçok ülkesinde yayınlandı.
Kendi hayatınızı senaryolaştırarak beyazperdeye aktardığınız hikayeniz nasıl başladı?
Uzun süredir engellilerin benim hayatımı örnek alarak daha güvenli ve umut ile bir yaşam sürdürebilmeleri adına önce kitap ve daha sonra da film yapmaya karar verdim.
Şimdi gördüğüm ilgi ve alakanın ne kadar doğru bir karar olduğunu görmenin mutluluğunu yaşıyorum. Filmim kısa sürede engelli vatandaşlarım ve aileleri tarafından çok beğeni ve alkış aldı. Şimdi kolları sıvadım ve “BUĞDAY TANESİ 2” geliyor.
HER İNSAN ENGELLİ ADAYIDIR
'Neden engelli kaldın?' Sorularından bunaldığınız dönemler oldu mu?
Ben yıllarca bu sorulara çok maruz kaldım. Aslında ilk başlarda bana bu tarz soruları cevaplamak zor geliyordu. Ama zaman ile gelişerek ve tabi ki büyüyerek yaşadığım zorlukları ve engelli bir hayatın nasıl olduğun cevaplamaya başladım. Ama insanlar bu sorulardan çok kendine şunu sormalı , "Her insan bir engelli adayıdır".
Gençlik yıllarınızın da "Neden engelli kaldım, diyerek isyan ettiğiniz oldu mu? Yoksa bu durum sizi daha da hırslandırıp güçlendirdi mi?
Ben hiçbir zaman neden engelli kaldım diye kendime sormadım. Mükemmel bir annem ve babam vardı, öğretmenim vardı ve tabi ki arkadaşlarım. Bana mümkün olduğu kadar engelli biri olduğumu hissettirmemeye özen gösterdiler. Ben her şeyin farkında olsam da çevrem hep benim yanım da oldu. Eğitimde hırslandığım ve özellikle başarılı bir öğrenci olmam beni bugünlere getirdi. İnsan ilk önce kendine
hedefler koymalı ve başarıyı yakalamalı. Sabır ve cesaret çok önemli.
ELLERİM OLMADIĞI İÇİN HAKİM OLMAMI ENGELLEDİLER
Hakimlik sınavına girip ve 85 puan almanıza rağmen, red yediniz? Neden red yediniz?
Başarılı bir öğrenciydim. Çok çalışmamın karşılığını almak ve kariyerli bir insan olmayı hedefliyordum. Hakim ve savcı olabilmek için girdiğim sınavdan 85 puan gibi önemli bir başarı elde ettim. Sözlü mülakat sırasında hocalarımın odasına girmeye çalışırken kapının kolu yuvarlak topuzdu. Kapıyı açmak için ellerin olmadığından iki kolum ile zorlandığımı gözden kaçırmadılar ve beni o anda sınıfta bırakarak hakim ve savcı olmamın önünü kestiler.
HAYATIMDA ÇOK ACILAR ÇEKTİM
Bugün bir şeyleri değiştirmek isteseniz ilk neyi değiştirirdiniz?
Ben zaten hayatım boyunca çok acılar çektiğim gibi bir o kadarda zorluklarla mücadele ederek bugünlere geldim. En büyük hayalim olan engellilerin mesleki eğitilmelerinde hakim, savcı, vali kaymakam olmalarının önünü mecliste kanun tasarısı hazırlayarak yüzde yüz katılım ile başardım. Bu benim bir hayalimdi ve gerçekleşti.
Geçmişe dönüp baktığınız da hatırlamak istemediğiniz bir anınız var mı?
Geçmişime bakmamayı tercih ediyorum. Ben önüme ve geleceğe baktım. Başarı geçmişine değil geleceğe bakarsanız gelişirsiniz. Geçmiş size hiçbir şey kazandırmaz.
ZORLU MÜCADELEMDE EŞİM HEP YANIMDAYDI
Eşinizle nasıl tanıştınız? Nasıl bir evlilik teklif ettiniz?
Erzincan’da tanıştık ve ailelerimizin de onayı ile mütevazi bir evlilik gerçekleştirdik. İki oğlum ve bir kızım ve güzel mutlu bir ailem var. İnsan sevdikleriyle birlikte huzurlu bir yaşam sürüyorsa ne mutlu. Eşim her zaman bu zorlu mücadelemde hep arkamdaydı sağ olsun. Evlatlarımda öyle...
İstanbul 2. Bölgeden adaysınız, tekrar mecliste olduğunuz da gençler ve engelli vatandaşlar için neler yapmayı planlıyorsunuz?
İki dönemdir mecliste milletvekilliği yapıyorum. Dünya da tek örneği olan bir vekilim. Cep telefonum 85 milyon vatandaşımda var ve her telefonu açarım. Dertlere derman olmaya çalışırım. Yine milletime hizmet şansı bulursan engellilere yaşam ve kültür merkezleri açarak hedeflerime daha da yaklaşmayı planlıyorum.