Yeni Günaydın
Geri

Net Hata Noksan 38 Yılın Zirvesine Çıktı!

Merkez Bankası'nın verilerine göre, net hata noksan 1984'ten bu yana yıllık bazda en yüksek seviyede.
Net Hata Noksan 38 Yılın Zirvesine Çıktı!
Haberler / Ekonomi
16 Eylül 2022 Cuma 11:45
PAYLAŞ 
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası'nın (TCMB) 12 Eylül'de açıkladığı ödemeler dengesi verilerinde cari açığın son 1,5 yılın en yüksek seviyesine çıkması dışında tartışılan bir konu daha var: Net hata noksan kalemi neden bu kadar yüksek? 

Bu konuya değinmeden önce yukarıdaki cümlenin çok bilinmeyenli denklemlerini açıklayalım. Örneğin ödemeler dengesi nedir?

TCMB'nin sitesindeki açıklaması şöyle: Bir ekonomide yerleşik kişilerin diğer ekonomilerde yerleşik kişiler (yurtdışında yerleşikler) ile belli bir dönem içinde yapmış oldukları ekonomik işlemlerin sistematik kayıtlarını elde etmek üzere hazırlanan istatistiki bir rapor. 

Burada "yerleşik kişilerden" kasıt,  bir yıldan daha fazla süreyle devamlı ikamet eden, ekonomi içinde faaliyette bulunan kişi ve kurumlar. 

Söz konusu yerleşiklerin, yurtdışında yerleşik olanlarla belli bir dönem içerisinde yapmış olduğu ekonomik işlemler, ödemeler dengesi tablosunda gösteriliyor. 

Aylık, üç aylık ve yıllık olarak ölçülen ödemeler dengesi, alacaklar ve borçlardan oluşuyor. 

Mal ve hizmet ihracatı, alınmış borçlar gibi maddeler artı olarak yani alacak hesabına yazılırken, yapılan yatırımlar, borçların ödenmesi, mal ve hizmet ithalatı eksi kalem yani borç olarak yazılıyor. 

Cari açık nedir?

Ödemeler dengesini oluşturan üç ana kalem var: Cari işlemler hesabı, sermaye hesabı ve finans hesabı. 

Cari işlemler hesabı, mal, hizmet ve gelir akımlarına ilişkin işlemleri gösteriyor. 

Bir ülkenin mal ve hizmet ithalatı ve ihracatı, dış ülkelerdeki yatırımlardan kazanılan paralar, yabancıların ülke içinde yaptığı yatırımlardan elde edilen gelir, havale edilen paralardan oluşan transferler, bu hesapta yer alıyor. Cari işlemler hesabının en önemli kalemi dış ticaret dengesi, cari açık veya fazlanın oluşmasını belirliyor. 

Cari işlemler hesabının açık vermesi, yani cari açık, bir ülkenin ithal ettiği mal ve hizmetler karşılığında ödediği miktar, ihraç ettiğinde elde ettiği gelirden fazla ise oluşuyor. Tam tersi olduğunda ise cari fazla veriliyor. 

Cari işlemlerin üçüncü alt başlığı gelirler dengesi ise çalışanların ücretleri ile doğrudan yatırım ve portföy yatırımı ve diğer yatırımlara ilişkin gelirler ve ödenen tutarları içeriyor. 

Sermaye hesabı ve finans hesabı nedir?

Ödemeler dengesinin ikinci kaleminde sermaye hesabı, üretilmeyen ve finansal olmayan varlıklara ilişkin işlemler ile sermaye transferleri yoluyla oluşan akımları içeriyor. 

Üçüncü kalem finans hesabı ise cari işlemler hesabı ile sermaye hesabının toplamının nasıl finanse edildiğini gösteriyor. 

Eski Hazine müsteşarı, ekonomist Dr. Mahfi Eğilmez, "Kendime Yazılar" adlı blogunda sermaye hesabı ile finans hesabını şu şekilde açıklıyor: 
 

Sermaye Hesabı; sermaye transferleri (borcun bağışlanması, göçmen transferleri), üretilmeyen, finansal olmayan varlıklardaki (kara parçası gibi maddi varlıklar ile imtiyaz, telif, ticari marka ve kira, lisans gibi transfer edilebilir sözleşmeler gibi maddi olmayan varlıklar) değişimler bu hesapta izlenir.

Finans Hesabı; Özel kuruluşlar ve kamu kurumları tarafından gerçekleştirilen kısa ve uzun vadeli uluslararası sermaye akımları bu hesapta izlenir. Finans hesapları sermayenin şekline göre şu kalemlerde şekillenir: 

Doğrudan yatırımlar (yatırımcının yerleşik olduğu ekonomi dışındaki bir ekonomide yaptığı uzun vadeli yatırımlar), portföy yatırımları (tahvil, bono, hisse senedi gibi menkul değerlere yapılan yatırımlar), finansal türevlere yatırımlar ( bir dayanak varlığın değerine bağlı ancak bu dayanak varlıktan bağımsız olarak alım satımı yapılan sözleşmelere yapılan yatırımlar), diğer yatırımlar (ticari krediler, krediler, döviz mevcutları ve mevduat hesapları ve diğer varlık ve yükümlülükler), rezerv varlıklar (Merkez Bankası'nın parasal altın rezervleri, döviz rezervleri, özel çekme hakları-SDR, IMF nezdindeki rezerv pozisyonu ve diğer alacak hakları) 


Net Hata ve Noksan hesabı nedir?

Cari işlemler hesabı ile sermaye hesabının toplamının, finans hesabına eşit olması gerekiyor. Ancak uygulamada bu denklik her zaman sağlanamayabiliyor. 
 Merkez Bankası'nın internet sitesinde yer alan bilgiye göre hesaplar arasında oluşan farkların belirtildiği Net Hata ve Noksan'ın oluşma sebepleri olarak şunlar sıralanabilir: 

- İthal ya da ihraç edilen malın hareketi ile ödemenin farklı bilanço dönemlerine yansıması durumunda oluşan zaman uyumsuzluğu

- Gümrük işlemlerine ilişkin beyanat hataları

- Ödemeler dengesindeki çeşitli kalemlerden elde edilen gelirlerin sistem dışına çıkarılması. Yastık altında ya da kasalarda duran altın, döviz gibi varlıklar ekonomiye kazandırılmadığı için  "sistem dışı" kabul ediliyor.

Bunun yanısıra, finansman esnasında sistem dışından kaynak kullanılması şeklindeki kayıt dışı işlemler de net hata noksana yazılabiliyor. Ekonomistler arasında bu, "kaynağı belirsiz döviz girişi" olarak da isim alıyor. 

- Bazı verilerin (turizm ve bavul ticareti) anketler yoluyla elde edilmesindeki hatalar.  (Turizm gelirlerinin belirlenmesinde uygulanan anketlerin gerçeği tam olarak yansıtamaması gibi.)

Dr. Mahfi Eğilmez'in blogunda da yer verdiği gibi ödemeler dengesinde her işlem iki kez (alacak ve borç ya da artı ve eksi) kaydedildiği için sonuçta bütün hesapların toplamının sıfır çıkması gerekiyor. 

Bu kalemde standart bir miktar ya da oran yok. 

Ödemeler dengesi düzenlenirken veriler, bankalar, özel kesim kuruluşları, Türkiye İstatistik Kurumu ve Merkez Bankası veri tabanlarından derleniyor. Ayrıca kişilere veya kurumlara anketler uygulanıyor. 

 Eğilmez, "Bu veri kaynaklarının hepsinden doğan hatalar ve eksik ölçmeler söz konusu olabilirse de asıl hata ve eksikliğin özel kesim kuruluşlarından ve kişilere uygulanan anketlerden kaynaklandığı bilinmektedir. Bunun en önemli nedenleri arasında özel kesim kuruluşlarının kayıt dışılığa daha yatkın olması ve kişi ve kuruluşlara uygulanan anketlerin gösterdiği ortalamaların çoğu kez bütünü doğru olarak temsil etmemesi gösterilmektedir" ifadelerine yer veriyor ve ekliyor: 
Net hata ve noksan miktarın yüksekliği ve sürekli aynı yönde gelişiyor olması kayıtların, ölçümlerin, hesapların ve anketlerin doğru olmadığı yönünde kuşkuları artırır.


Ne kadarlık bir net hata noksan kaleminden bahsediyoruz?

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası'nın Temmuz 2022 verilerine göre söz konusu ayda, net hata noksan hesabına 5,5 milyar dolarlık giriş oldu. Bu, tarihin en yüksek net hata noksan verisi. 

Ocak-Temmuz ayları arasında 36,6 milyar dolarlık cari açık oluştu. Bu açığın yaklaşık 4 milyar doları sermaye ve finans hesabıyla (doğrudan yatırımlar, portföy yatırımları vb.) finanse edildi. 

Geriye 32,3 milyar dolarlık açık kalıyor. Yedi ayda oluşan net hata noksan kalemi ise 24,4 milyar dolar. Yani cari açığın dörtte üçünü aşmış durumda. 

Başka bir ifadeyle cari işlemler açığı, temmuzda 4 milyar 10 milyon dolar oldu. Aylık net hata noksan, bunu da aşarak 5,5 milyara ulaştı. Aylık cari açıktan daha fazla bir net hata noksandan bahsediyoruz. 

Net hata noksan kaleminin yıllara göre değişimine baktığımızda ise şöyle bir tablo karşımıza çıkıyor: 

Cari denge ($)    Net hata noksan ($)
2011    (-) 74 milyar 402 milyon    12 milyar 90 milyon
2012    (-) 47 milyar 960 milyon    616 milyon
2013    (-) 55 milyar 856 milyon    968 milyon
2014    (-) 38 milyar 851 milyon    (-) 618 milyon
2015    (-) 27 milyar 314 milyon    9 milyar 209 milyon
2016    (-) 27 milyar 38 milyon    10 milyar 292 milyon
2017    (-) 40 milyar 877 milyon    (-) 8 milyar 803 milyon
2018    (-) 21 milyar 740 milyon    22 milyar 710 milyon
2019    5 milyar 303 milyon            (-) 282 milyon
2020    (-) 35 milyar 537 milyon    (-) 3 milyar 907 milyon
2021    (-) 13 milyar 590 milyon    7 milyar 135 milyon
2022    (-) 36 milyar 672 milyon    24 milyar 347 milyon

Yukarıdaki tablo, ödemeler dengesinin son 11 yılını gösteriyor. Ancak TCMB'nin internet sitesinden 1984'te başlatılan serinin tamamına bakıldığında en fazla cari açık 2011'de 74,4 milyar dolar ile verildi. 2022'nin ilk yedi ayında bu rakamın yüzde 50'sine ulaşıldı bile. 

38 yılda en yüksek net hata noksan girişi 22 milyar 710 milyon dolar ile 2018'de gerçekleşmişti. 2022'nin ilk yedi ayında bu sınır da geçildi. 

Son olarak 2019'da cari fazla veren Türkiye'nin, bu tarihten önceki cari fazlası 2001'de 3,7 milyar dolar seviyesinde kaydedilmişti.  

Yüksek net hata noksan girişinin nedeni ne olabilir?

Kadir Has Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Erinç Yeldan, temmuz ayı cari açık verilerini ve net hata noksanın yüksekliğini "Türkiye'nin dış açığını finanse etme biçiminin nasıl kayıt dışı sermaye girişleriyle karşılandığını gördük" diyerek yorumluyor. 

Yeldan, "AK Parti hükümeti, 2008-2009 krizi, 2017 durgunluğu ve 2018 sonrası başlayan döviz krizi gibi krizlerde bu açıkları, birdenbire devreye sokulan kaynağı belirsiz, belki de polisiye vakalar içeren sermaye girişleriyle karşılamayı tercih etti" ifadelerini kullandı. Ödemeler dengesinin 2007-2008-2009 yıllarındaki durumlarına bakıldığında; yaklaşık 37 milyar dolar açık verilen 2007'de net hata noksan girişi 140 milyon dolardı. 

2008'de cari açık, 39,4 milyar dolara, net hata noksan girişi ise 5,5 milyar dolara çıktı. 2009'da cari açık bir miktar toparlanarak 11,3 milyar dolara geriledi. O dönem net hata noksan ise (+) 621 milyon dolardı. 

Duayen ekonomist Prof. Dr. Korkut Boratav'a referans veren Yeldan, Independent Türkçe'ye yaptığı açıklamada şunları söyledi:

Korkut Boratav hoca bunun büyük bir bölümünü "yerli sıcak para" şeklinde adlandırır. Dönem dönem, yerli servet sahiplerinin, yurtdışındaki döviz birikimlerini, kendi şirketlerinin döviz ihtiyacını gidermek için yerli sıcak paranın devreye girmesi olarak tanımlar. 

Ancak bugün, uzun vadeli kredinin açılmadığı bir dönem. Bankaların ve yerli şirketlerin elinde herhangi bir şekilde sermaye kullanabilecekleri bir olanak kalmadı. 

Bu ancak devlet yoluyla, taahhütlerin ne olduğunun belirsiz olduğu, siyasi belirsizlik koşullarında sağlanan döviz girişleri olarak adlandırılıyor. 

Yeldan "Bu sermaye girişleri mutlaka bir yerde gözükecektir. Net hata ve noksan kaleminde gözükecektir. Bir yerde belgelenecektir. Öyle anlıyorum ki Sayın Erdoğan, böyle bir gelişme ihtimaline karşı "dost ülkeler" imajı yarattı" diye konuştu. 

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Balkan ziyareti dönüşünde "Birçok dost ülke gerekli desteklerini sağ olsun veriyorlar. Onlardan borçlanmamız Merkez Bankası olarak güçlenmemize neden oluyor" açıklamasını yapmıştı. 

"Bloke edilen Rus sermayesi Türkiye'ye kaymış olabilir"

Net hata noksan için "kaydın nereden geldiğini göremediğimiz kalem" tanımlamasını yapan Koç Üniversitesi Öğretim Üyesi Dr. Cem Çakmaklı'ya göre ise bu kalemdeki yüksek birikimin nedeniyle ilgili ancak tahmin yürütülebilir.Independent Türkçe'ye konuşan Çakmaklı, bu kalem bir örnek de verdi: 
Türkiye'ye gelen bir turistin kredi kartıyla yaptığı harcama hemen kayıtlara geçen bir veri. Cebindeki 100 doları bozdurduğunda ise sanki o 100 dolar yoktan var olmuş gibi oluyor. 

Kayda girmemiş para bir şekilde ya elden gelmiş ya da banka kayıtlarına geçmemiş. Yastık altından da çıkıyor olabilir. Kişiler, dövizlerini altınlarını harcamaya başlamışlarsa bu para daha önce bankada kayıtlı olmadığı için "durup dururken" ortaya çıkan bir para. 

Cem Çakmaklı'ya göre bir yerden para girişini gösteren net hata ve noksanın olağan şüphelisi yastık altı paralar.

Ancak 2022 verisi, geçmiş tarihlerde ortaya çıkan miktara kıyasla çok yüksek olduğu için bir kısmı insanların evlerinde tuttukları parayı piyasaya harcama olarak sürmesi, diğer bir kısmı da Rusya-Ukrayna savaşı sonrası sermayenin yer değiştirmesi olabilir. 

Savaş sonrası Rusya'ya uygulanan yaptırımlar nedeniyle pek çok hesabın da bloke edildiğini hatırlatan Çakmaklı, "Yaptırımlara konu olan Rus sermayesi Türkiye'ye kaymış olabilir" açıklamasını yapıyor. 

"Net hata noksan, döviz ve altının satışından kaçakçılığa kadar herhangi bir şeyi yansıtabilir"

Financial Times da "Türkiye'yi kim parayla dolduruyor?" (Who's stuffing Turkey?) başlıklı yazısında da bu konuya değiniyor. 

Londra merkezli bağımsız araştırma şirketi Capital Economics'in Gelişmekte Olan Piyasalar Kıdemli Ekonomisti Liam Peach, Financial Times'a verdiği röportajda "Ödemeler dengesindeki net hata noksan kalemini neyin desteklediğini gerçekten bilmiyoruz" diyor. 

"Büyük ihtimalle yanlış kayıt yapılmış sermaye akımlarının bir sonucu" diyen Peach, şöyle devam ediyor: 

Gerçekte döviz ve altının satışından hizmet ticaretinin yanlış kaydına ya da kaçakçılığa kadar herhangi bir şeyi yansıtabilir. 

Gerçekten neler olduğunu bilmek zor ama bu yılki cari açığa bir destek sağladığı da çok açık. 

Eğer bu açıklanamayan sermaye akımları tersine dönerse dikkati Türkiye'nin düşük rezervlerine çekecektir. 


"Eğer bir adam bir bavul dolusu nakitle gelirse..."

Varlık yönetimi firması BlueBay Asset Management'ın Gelişen Piyasalar Kıdemli Stratejisti Timothy Ash ise Rus sermayesine dikkat çekerek "Türk bankaları, dışlanmış bir devletten gelen paraları mutlulukla kabul edecektir" diyor. 

Ash, Financial Times'a yaptığı açıklamada "Eğer bir adam bir bavul dolusu nakitle gelirse, Türk bankaları da o parayı ekonomiye katmanın yollarını bulacaktır. Türk yetkililer, sermaye akışlarını kolaylaştırarak öyle ya da böyle yaptırımların net kazananı olacaklarının bilinmesini sağlıyor" ifadelerini kullandı. 

Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati ise Twitter hesabından yaptığı açıklamada Financial Times'ın "Türkiye'yi kim parayla dolduruyor?" yazısına "Türk Ekonomi Modeliyle: Yatırım, üretim, istihdam, ihracat, büyüme" yanıtını verdi.

Ekonomist Mahfi Eğilmez, 13 Eylül'de kaleme aldığı "Nereden Geldi Bu 24 milyar Dolar?" başlıklı blog yazısında bu konuya değiniyor. 

"2022 yılının ilk yedi ayında 36,7 milyar dolarlık cari açığın yüzde 66'sı nereden geldiği bilinmeyen paralarla karşılanmış" diyen Eğilmez, şunları söylüyor: 

2023-2025'i kapsayan Orta Vadeli Program'da 2025 yıl sonunda 808 milyar dolar düzeyinde olacağı tahmin edilen gayrisafi yurt içi hasılanın yüzde 3,8'i gibi çok yüksek bir orana ulaşmış olan net hata ve noksan konusunda Merkez Bankası'nın, kuşkuları gidermek için, olası nedenler üzerinde bir araştırma yaptırarak elde edilen sonucu kamuoyuyla paylaşması gerektiğini düşünüyorum.

Net hata noksan kalemi azalır mı?

Dünya Gazetesi yazarı Alaattin Aktaş, "Neyi yanlış ölçüyoruz ki NHN (Net Hata Noksan) bu kadar büyüyor?" başlıklı yazısında konuyla ilgili "Net hata noksan pozitifse ölçülememiş bir döviz girişi, negatifse bir döviz çıkışı yaşandığına işaret eder. Bizde yıllardır çok yüklü tutarlarda pozitif değerler oluştuğuna göre bir şekilde döviz girişi var. Ama bu yetersiz bir açıklama" diyor. 

"Cari denge, finans hesabı, sermaye hesabı yazılır; bunların toplamı sıfırı vermiyorsa aradaki fark ters işaretli olarak net hata noksana kaydedilir" hatırlatmasını yapan Aktaş, şu örneği veriyor:

Cari açık 100 ise finans hesabındaki girişin de 100 olması gerekir. Ama cari açık 100 iken finans hesabındaki giriş 80 görünüyorsa, yani arada 20 fark varsa, o tutar net hata noksanı oluşturur. Bu durumda net hata noksana pozitif 20 yazılır.

"Bir bilgilendirme yapılmalı"

Turizm gelirlerinin ölçümünde hata yapılabileceğini, ihracat bedelinin getirilmesinde gecikme yaşanabileceğini, taşımacılık hizmetlerinden elde edilen dövizin kayıtlara tam yansımayabileceğini ve tüm bunların net hata ve noksanın büyümesine yol açabileceğini söylüyor Alaattin Aktaş. 

"Net hata noksan tüm ülkeler için söz konusudur, yalnızca bizde yoktur" diyen Aktaş şöyle devam ediyor: 
 

Merkez Bankası bizdeki tutarın yüksek olmasını, Türkiye'de ödemeler dengesi istatistiklerinin verileri oluştuktan kısa sayılabilecek bir süre sonra açıklanıyor olmasına bağlıyor. Yani Merkez Bankası, "Geç açıklasak bizim net hata noksanımız da bu kadar olmaz" demeye getiriyor.

Cari denge kapsamında yalnızca seyahat kalemi değil, ihracat bedelinin getirilmesindeki gecikme de taşımacılık hizmetlerinden elde edilen dövizin kayıtlara tam yansımamış olması da net hata ve noksanın büyümesine yol açabilir.

Ne var ki, erken açıklama yapıldığı için yüksek olduğu ifade edilen net hata noksanın, zaman içinde tutarın ilgili kalemlere yansıtılması suretiyle küçültülmesi gerekir. İşte bu olmuyor. 2011'in 12 milyarı ve 2018'in 23 milyarı için ilgili kalemlere kaydırma yapamamış olmanın bir izahı var mı?

Merkez Bankası "Biz erken açıklıyoruz, onun için böyle" demeye devam edebilir ama zaman geçtikte bu tutarın küçülmesini de sağlamak durumundadır. En azından şu dönemde hangi etkenlerle böylesine rekor düzeyde bir net hata noksan oluştuğuna dönük bilgilendirme yapılmalıdır.

"24,3 milyar doların bir kısmı diğer ödemeler dengesi kalemlerine yazılacak"

Bloomberg HT'ye konuşan Albaraka Türk Ekonomisti Lütfullah Bingöl ise cari açığın büyük ölçüde net hata noksan ve rezervlerdeki eksilme ile finanse edildiğini hatırlatarak şunları söyledi: 

Net hata noksanın kaynağını bilmiyoruz ama henüz bilmiyoruz. İleride orijinal veriye revizeler geldikçe bunun bir kısmı eksilecektir. 

"Nasıl eksilecek?" diye dönüp baktığımızda genelde bunun gayrimenkul yatırımları ve gayri nakdi kredilerle önemli ölçüde alakalı olduğunu görüyoruz. Gayri nakdi kredilerle alakalı oluşu, ülkeler arası ithalat ve ihracat aktarımlarını gecikmeli olarak ülkelerin bankacılık sistemlerine giriş yapıyor olmasından kaynaklanan bir sonuç olduğunu bize söylüyor. 

24,3 milyar doların hepsi revize edilerek sıfıra inmeyecek, bir kısmı kalacak. Önemli bir kısmı önümüzdeki dönemlerde diğer ödemeler dengesi kalemlerine yazılarak azalacak. 


"Turizmin patladığı bir yılda net hata noksan tabii ki artar"

"Mesele Ekonomi" adlı YouTube kanalına konuşan Atilla Yeşilada ise geçmişte net hata noksan kaleminin aşağı revize edildiğini hatırlattı. 

"Merkez Bankası, o ay tespit edemediği kaynağı, birkaç ay içerisinde bulur ve geçmişe baktığımızda net hata noksan kaleminin sürekli aşağı revize edildiğini görürüz. Bu dünyanın her yerinde böyledir" diyen Yeşiada'ya göre net hata noksanın doğal sebepleri arasında şunlar da var:
 

Pek çok iş insanı, servetini yalnızca yurt dışında tutmuyor. Meşru nedenlerle bunları Türkiye'ye getirdiğinde yabancı kurumların aracılığıyla geliyor. 

Örneğin Atilla Yeşilada, Yeşilada Sun şirketinde 1 milyar dolarlık bir yatırım yapacak. Doğrudan parasını getirip sermaye olarak koymuyor. Bir yabancı yatırım bankası vasıtasıyla kendi şirketine kredi vermiş gibi gözüküyor. 
Türkiye'de yabancıların, 40-50 milyar dolar mevduatı var. Yabancıların, kredi notu, yatırım yapılabilir seviyenin altında olan bir ülkenin mevduatlarına bu kadar düşük faize rağmen teveccüh etmeleri biraz garip. Onların büyük bir kısmı yerli para. 

İkincisi "tortu" meselesi var. Turizmin patladığı bir yılda net hata noksan tabii ki artar. Çünkü kim rapor ediyor ki? Ben bir mücevheratçıyım ya da halı satıyorum. Adam geldi nakit para ödedi. Bunlar (net hata noksan girişleri için) doğal sonuçlar. 


Konunun kokainle ne alakası var?

Atilla Yeşilada'nın "ispat edemem" dediği iddialardan biri de kokain ticareti. 

Yeşilada "Türkiye'nin artık Avrupa ve Ortadoğu'nun kokain trafik merkezi olduğuna dair resmi raporları da göz önünde bulundurarak bunun önemli bir bölümünün kokain parası olduğunu düşünüyorum" ifadelerini kullanıyor. 

Emniyet Genel Müdürlüğü Narkotik Suçlarla Mücadele Daire Başkanlığı verilerine göre Türkiye'de yakalanan kokain miktarı, 2016'da 845 kilogram, 2017'de 1485 kilogram, 2018'de 1509 kilogram, 2019'da 1638 kilogram, 2021 yılında ise 2 bin 841 kilogramdı. 

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'nun "terörün en büyük finans kaynağı" dediği kokain ticaretine yönelik Mersin ve Tekirdağ limanlarında operasyonlar gerçekleştirilmiş sadece iki operasyonda bile 500 kilograma yakın kokain ele geçirilmişti. Organize suç örgütü lideri Sedat Peker'in 2021 yılında eski Başbakan Binali Yıldırım'ın oğlu Erkam Yıldırım'ı kokain kaçakçılığı ile suçlamasından bu yana kokain ticareti, Türkiye-Venezuela-Kolombiya ilişkileri daha çok gündeme gelmeye başlamış durumda. 

"Diyeceksiniz ki, geçmişte yok muydu?" diyen Atilla Yeşilada, "Yoktu. Bu kadar yoktu. Bu kadar denetimin kaldırıldığı, devlet içinde bazı örgütlenmelerin, alt grupların uyuşturucu ticaretinden menfaat sağladığı başka bir ortam tanımıyorum ve her sene kötüye gidiyor" yanıtını veriyor. 

Yeşilada'ya göre net hata noksandaki diğer bir kaynak da Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın bahsettiği "dost ülkeler" olabilir. 

"Bu böyle devam etmez" diyen Yeşilada "Türk iş insanlarının yurt dışından Türkiye'ye getirdiği paraların belli bir limiti var. 1-2 ay içerisinde tükenir. Turizm bittiğinde turizmin tortusu da tükenir. Kokain ticareti ve bize yurt dışından yapılan destek kalır. Onun da sonsuz olduğunu düşünmüyorum" ifadelerini kullanıyor ve ekliyor: 
 

Eğer net hata noksanın arkasındaki bir numaralı unsur, dış dostların yardım etmesiyse Sayın Erdoğan, cephanesini erken kullandı.

Ben onun yerinde olsaydım mart, nisan gibi borç alırdım onlardan. Çünkü dış açık kış aylarında şiddetle artacak. Gelecek sene de iyiye gitmeyecek. Enerji ve emtia fiyatlarında bir düşüş olması imkansız. 

Bir de çok basit bir tezat var. Bir yandan ekonomiyi büyütmeye çalışıyorsunuz ki bu daima beraberinde daha fazla cari açık üretir. 

Öteki taraftan giderek büyüyen cari açığı dışarıdan daha fazla borçlanarak kapatmaya çalışıyorsunuz. Bu da tabii ki sürdürülemeyecek bir denge.  
 

YORUM EKLE

Yorumunuz gönderildi
Yorumunuz editör incelemesinden sonra yayınlanacaktır

YORUMLAR


   Bu haber henüz yorumlanmamış...

DİĞER HABERLER

Sayfa başına gitSayfa başına git
Facebook Twitter Instagram Youtube
GÜNDEM EKONOMİ POLİTİKA DÜNYA MEDYA SPOR YAZARLAR FOTO GALERİ VİDEO GALERİ SAĞLIK MAGAZİN KÜLTÜR-SANAT TEKNOLOJİK YAŞAM BUGÜN NEYE ZAM GELDİ DİKKAT! İLGİNÇ HABERLER
Masaüstü Görünümü
İletişim
Künye
Copyright © 2024 Yeni Günaydın