En mutlu ülkeler aynı zamanda daha yüksek düzeyde toplumsal cinsiyet eşitliğine sahip olma eğiliminde.
Birleşmiş Milletler Sürdürülebilir Kalkınma Çözümleri Ağı (SDSN), her yıl dünyanın en mutlu ülkelerini belirleyen bir liste olan Dünya Mutluluk Raporu'nu hazırlıyor. Dünyanın en mutlu ülkelerinin her yıl belirlendiği bu listede İzlanda, Finlandiya, İsveç, Norveç ve Yeni Zelanda gibi ülkeler yer aldı.
Bu ülkeler sadece dünyanın en mutlu ülkesi unvanına sahip olmakla kalmıyor, aynı zamanda Dünya Ekonomik Forumu'nun (WEF) hazırladığı Küresel Cinsiyet Eşitsizliği Raporu'na göre en fazla cinsiyet eşitliğine de sahip.
Bu ülkeler 2018'den bu yana her iki raporda da üst sıralarda yer alarak, iyileştirilmiş cinsiyet eşitliğinin ulusların mutluluğuna doğrudan katkıda bulunabileceğini gösteriyor. BM Sürdürülebilir Kalkınma Çözümleri Ağı'nın bir ülkenin mutluluğunu 6 faktöre göre ölçtüğü bildiriliyor: Sosyal destek, gelir, sağlık, özgürlük, cömertlik ve yolsuzluğun olmaması.
WEF ise ekonomik fırsatlar, eğitim, sağlık ve hayatta kalmayla siyasi güçlenme olmak üzere bu 4 faktörü analiz ederek farklı ülkelerdeki cinsiyet eşitsizliğini hesaplıyor. Araştırmaları sonucunda sosyal politikalar, ailelerin mutluluğu ve kadınların kariyer hareketliliğinin İskandinav ülkelerinin kendi toplumlarında daha yüksek toplumsal cinsiyet eşitliğine ulaşmalarında kilit unsurlar olduğu tespit edildi.
İzlanda, İsveç, Finlandiya ve Norveç, ebeveynlerin iş ve aile yaşamını dengelemelerini biraz daha kolay ve esnek hale getiren yüksek ücretli izin politikalarına sahip. Norveçli ebeveynlerin (hem kadın hem de erkek) tam maaşla 49 hafta ya da yüzde 80 maaşla 59 hafta ebeveyn izni alma hakkına sahip olduğu bildiriliyor. Her iki ebeveynin de kendilerine ait 15 hafta izni var ancak çiftler geriye kalan 19 haftanın zamanını aralarında istedikleri şekilde paylaşabiliyor.
Sözü edilen İskandinav ülkelerinde yaşayanlar aynı zamanda dünyadaki en uygun fiyatlı çocuk bakım hizmetlerinden bazılarına erişebiliyor. WEF bunun kadınların ve ailelerin mutluluğunda öncü bir faktör olduğunu belirtmişti. Kreşler için ayrılan federal finansmanın artmasıyla Norveç, annelerin sürüler halinde işgücü piyasasına dönmesini sağladı.
İşgücü piyasasına rekor sayıda annenin katıldığı tek ülke Norveç değil. Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Örgütü'ne (OECD) göre İsveç, 38 ülke arasında işgücü piyasasına katılan annelerin oranının en yüksek olduğu ülke.
Ancak toplumsal cinsiyet eşitliğinin meyvelerini toplayanlar sadece İskandinav ülkeleri değil. Yeni Zelanda da cinsiyete dayalı ücret farkını azaltmak için önemli yasal adımlar atmıştı. Ülke halihazırda yüzde 14 gibi düşük bir oranla dünyadaki en az cinsiyete dayalı ücret farklarından birine sahip olsa da Bloomberg'in haberine göre Yeni Zelanda hükümeti 900 şirketin cinsiyete dayalı ücret farklarını bildirmesini gerektiren önlemler aldı.