Meclis'te 23 Nisan Özel Oturumu!

23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı'nda Meclis Genel Kurulu özel gündemle toplandı. TBMM Başkanı Mustafa Şentop, açılış konuşmasında 27. dönemin son oturumu olduğunu hatırlattı. Başkan Şentop, "TBMM'nin açılışı, millet iradesinin temsili anlamına gelen büyük değişimin başlangıcıdır." dedi

23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı ile TBMM'nin açılışının 103'üncü yıl dönümü dolayısıyla özel oturum düzenlendi.

Açılış konuşmasını yapan Meclis Başkanı Şentop, Genel Kurulu son kez yönetti.

Şentop, "27. dönemin son oturumunda bir araya gelmiş bulunuyoruz. Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı ve Türkiye Büyük Millet Meclisimizin 103. açılış yıl dönümü milletimize, soydaş ve akraba topluluklara ve mutluluğumuzu, kederimizi yüreğinde hissedecek kadar Türkiye'yi seven farklı coğrafyalardaki bütün dostlarımıza kutlu olsun. TBMM'nin açılışı, millet iradesinin temsili anlamına gelen büyük değişimin başlangıcıdır." dedi.

Deprem felaketiyle nedeniyle buruk bir bayram geçirdiklerini ifade eden Şentop, "6 Şubat'ta gerçekleşen 50 binden canımızın hayatını kaybettiği, 108 bin kardeşimizin yaralandığı asrın felaketi saydığımız depremler sebebiyle yüreğimiz buruk, gönlümüz yaslıdır." diye konuştu.

14 Mayıs seçimlerine yönelik de mesajlar veren Şentop, "Gerçekleşecek seçimlerin, bugüne kadar olduğu gibi adil ve şeffaf bir şekilde yapılacağından kimsenin kuşkusu olmamalıdır." ifadelerini kullandı.

'Hayati önemde bir seçim'

Şentop'un açıklamalarının satırbaşları şöyle:

TBMM, milleti teşkil eden farklı kesim, fikir ve kökenden temsilcilerin, milli gaye uğruna dayanışmasının, uyumunun daima rehber edilecek bir örneğidir. Bizim mayamızda barışı korumak, tuzakları bozmak, savaştan uzak durmak, savaş kaçınılmaz olduğu noktada ise destansı zaferler kazanmak vardır.

Nerede mazlum bir millet varsa, orada olmayı görev biliriz.

Türkiye olarak hayati önemde bir seçime gitmekteyiz. 14 Mayıs'ta gerçekleşecek seçimlerin, bugüne kadar olduğu gibi adil ve şeffaf bir şekilde yapılacağından kimsenin kuşkusu olmamalıdır.

Türkiye'nin terörü bitme noktasına getirmesinde, sınırları dışında terör odaklarını işlemez kılmasında en önemli etken savunma sanayiinde yapılan dev hamlelerdir.

'Son kez huzurlarınızdayım'

AK Parti Genel Başkanvekili Binali Yıldırım da özel oturumda konuştu.

Yıldırım'ın açıklamalarının satırbaşları şöyle:

"İlk Meclisimizden bugüne kadar bu yüce çatı altında vekaletname görevini üstlenen bütün vekillerimize şükranlarımı sunuyorum. 27. Yasama Yılı’nın bu son özel toplantısında yasama dönemi içerisinde hayatını kaybeden Deniz Baykal, Yakup Taş, İmran Kılıç, İsmet Uçma, Markar Esayan, Kazım Arslan, Erdin Bircan milletvekillerimize de Allah’tan rahmet diliyorum. Aziz milletimizin her iki bayramını da yürekten tebrik ediyorum. Allah devletimizi, milletimizi payidar kılsın nice bayramlara kavuştursun. Dünyanın hiçbir ülkesinde eşi olmayan 23 Nisan Çocuk Bayramı, Türkiye’nin ve dünyanın bütün çocukları için kutlu olsun. Allah Türkiye’nin ve dünyanın bütün çocuklarının, umudunu, geleceğini ve yüzünü güldürsün. Bu konuşma şahsım için özel bir anlam ifade ediyor. Milletvekili, bakan, başbakan, TBMM Başkanı gibi şerefli görevlerle çıktığım bu millet kürsüsünde son kez huzurlarınızdayım. Önümüzdeki yasama döneminde bu Meclis’te görev yapan milletvekillerimizin yarıdan fazlası olmayacak. Ben de onlardan biriyim. İnsan işiyle, eseriyle yâd edilir. Hepimizin karnesini millet veriyor. Umarım ve dilerim ki naçizane ismimiz bu büyük millete hizmet etmiş birisi olarak anılır."

'Çözüm merkezi olmak zorunda'

CHP lideri Kılıçdaroğlu, TBMM Genel Kurulu Özel Gündemli Toplantısı’nda konuştu. 14 Mayıs Cumhurbaşkanlığı ve Milletvekilliği Genel Seçimleri’ne değinen Kılıçdaroğlu, “Önümüzdeki seçimlerle birlikte bu sıralardaki yerlerini alacak olan TBMM’nin yeni üyelerine şimdiden başarılar diliyorum. Hiç şüphe duymuyorum ki milletimiz, yeni üyelerine ülkemizi ‘güçlendirilmiş parlementer’ sisteme ulaştıracak iradeyi teslim edecektir” diye konuştu.

TBMM’nin Türkiye’nin tüm sorunlarının çözüm noktası olması gerektiğini söyleyen Kılıçdaroğlu, “Üzülerek ifade edeyim ki milletçe geçmişimize duyduğumuz saygının ve geleceğimize duyduğumuz güvenin çatısı olmakta uzaklaşmış bulunmaktadır. TBMM, tarihsel birikimine tezat olacak biçimde tek adam rejiminin gölgesi altındadır. Gazi meclisimizin yasama gücü, tek adam rejiminin tahakkümüne teslim edilmiştir. Bu çerçevede yargı bağımsızlığı, fikir ve ifade özgürlüğü ve basın özgürlüğüne ve diğer tüm özgürlüklerle bilimsel laik eğitim yerle yeksan edilmiştir” ifadelerini kullandı.

“Gençler, kadınlar, çiftçiler, iş insanları ve bilim insanları umutsuzluk sarmalı içine sürüklenmiştir” diyen Kılıçdaroğlu şöyle devam etti:

“İnatla sürdürülen yanlış dış politikanın sonucu olarak ülkemiz bölgesinde yalnızlaşmış milyonlarca göçmene, sığınmacı, mülteciye karşı sınırlarımız korunamamıştır. Nihayetinde hayat pahalılığı bir kanser gibi tüm yaşamı sarmış, vatandaşlarımızın geçim gücü neredeyse sıfırlanmıştır. Ancak yaşanan tüm olumsuzluklara rağmen umutsuz olmak için hiçbir neden yoktur. Çünkü bizler uçurumun kenarındaki yıkık bir ülkeden modern bir cumhuriyet oluşturan Mustafa Kemal’in çocuklarız.”