Kılıçdaroğlu: 'Uyuşturucu Baronlarının Kökünü Kazıyacağız'

Kılıçdaroğlu, "Cumhurbaşkanlığı koltuğuna oturduğumda ilk yapacağım iş uyuşturucu baronlarının kökünü kazımak" ifadelerini kullandı

Millet İttifakı’nın Cumhurbaşkanı Adayı Kemal Kılıçdaroğlu, uyuşturucu baronlarının kökünü kazıyacaklarını ifade etti.

Kılıçdaroğlu, Adana’da Millet Buluşması’na katıldı.

Uyuşturucu konusunda konuşan Kılıçdaroğlu, “Türkiye özellikle son 10 yılda bütün uyuşturucuların neredeyse merkezi haline geldi” dedi. 

“Benim için namus borcu”

Fakir ailelerin çocuklarının uyuşturucuya alıştırıldığını önce bedava verildiğini arkasından da bu kişileri torbacı hale getirdiklerini belirten Kılıçdaroğlu, “Ben o fakir ailelerin sorununu çözmek zorundayım. Bu benim için bir namus borcudur” diye konuştu.

Uyuşturucu için “Öyle bir musibet ki, evde, mahallede, şehirde huzuru bırakmaz” diyen Kılıçdaroğlu şöyle devam etti:

Polise yetki versinler ve siyasiler dokunmasın bütün uyuşturucu baronlarını gidip kulaklarından tutar hakimin karşısına çıkarırlar. Ben bunu adım gibi biliyorum.

“Bu tablodan Türkiye'nin çıkması lazım” diyen Kılıçdaroğlu, “Bu işin sorumlusu neden siyasiler? Bu işin sorumlusu neden ülkeyi yönetenler?” sorularını sorarak şu ifadelere yer verdi:

Şunun için; para bitti. Her şeyi sattılar, fabrikaları, arsaları sattılar, daireleri sattılar. Her şeyi sattılar. Yine para yok. Paraya ihtiyaçları var. Bu sefer kanun çıkardılar. Yurt dışındaki bütün kirli paranı Türkiye'ye getirebilirsin. Uyuşturucu paraların tamamını Türkiye'ye getirebilirsin. Paraları getir... Tam 8 sefer kanun çıkardılar. O parayı, uyuşturucu baronlarının parasını Türkiye'ye getirin, be savcı ne polis, ne mahkeme hiç kimse size dokunmayacak… Ve bunlar paraları getirdiler.  Paraları getirirken kendileri de geldiler. İstanbul şu anda uyuşturucu baronlarının at koşturduğu bir yer.  O kadar rahatlar ki kimse bize dokunamaz diyorlar. E kimse dokunmuyor onlara. Hapse girmiş uyuşturucu baronlarının bile çıkardılar hapisten. Şimdi sizin düşünmemiz lazım. Ülkeyi bu batağın içine sokanlara sizin oy vermemeniz lazım. Evladınızı düşünüyorsanız, ailenizin huzurunu düşünüyorsanız, komşunuzun huzurunu düşünüyorsanız bu uyuşturucu baronlarıyla mücadele etmeyenlere asla ve asla oy vermemeniz lazım.   Bu illetten çocuklarımızı kurtarmak gerekiyor. En fakirinden en zenginine kadar her ailenin bütçesine göre uyuşturucu satılıyor.

Böyle bir pazar olur mu? 80 milyon insan zehirleniyor burada. Ve bizim evlatlarımız, bizim çocuklarımızla zehirleniyor. Ki her anne için evladın ne olduğunu hepimiz biliriz. Anneler evlatları üzerine titrerler. Ayağına taş değmesin derler. Aman karnı aç mıdır, tok mudur derler. Aman güzel bir evlilik yapsın. Aman güzel torunlarım olsun. Bütün aileler, bütün anneler böyle bir beklenti içindedir. Ama bu beklentinin dışına çıkıp, uyuşturucu illetiyle tanışınca farklı bir dünya çıkıyor ortaya. Bunun mücadelesini yapmak zorundayız. Ve beraber yapmak zorundayız.

“Uyuşturucu baronlarının kökünü kazıyacağız”

“Mücadele nasıl olacak?” diye soran Kılıçdaroğlu şunları kaydetti:

Uyuşturucu baronlarının kökünü kazıyacağız. Benim bu millete sözüm var. Allah nasip eder sizlerin oylarıyla Cumhurbaşkanlığı koltuğuna oturduğumda ilk yapacağım iş uyuşturucu baronlarının kökünü kazımak. Hiçbirisini Türkiye'de tutmayacağım hiçbirisini. Fakiri zengini bütün evlatlarımızı zehirlediler. Hepsinin kökünü kazıyacağım. Hepsini dışarı süreceğim. Buradaysa hepsini yakalayıp hapse attıracağım. Böyle bir rezalet olmaz. Bunun yolu sandığa gideceksiniz, elinizi vicdanınıza koyup oyunuzu öyle kullanacaksınız. Bu evlatlar hepimizin evladıdır. Bir annenin, bir babanın yaşadığı dram hepimizin ortak dramıdır. Onun başına gelen yarın bizim de başımıza gelir. Evladınızın da başına gelebilir. Bu memlekette huzur istemiyor muyuz?  Beraber yaşayacaksak, huzur içinde yaşayacaksak bu laneti bu topraklardan temizleyip atmak zorundayız. Afganistan'dan buraya gelirken milyar dolarlar dönüyor. Gemilerle Güney Amerika'dan gelirken milyar dolarlar dönüyor. Türkiye'de imalatçıları var. Kimin nerede uyuşturucu imal ettiğini herkes biliyor. Adresi de belli. Yeri de belli. Şahıs da belli. Herkes biliyor. Polis yakaladığında hemen polise müdahale, sen niye yakaladın? Başı belaya giriyor, polisi sürüyorlar bu sefer. Bu memleketin namuslu polisleri var. Namuslu bürokratları var. Yeter ki siyasetçi de namuslu olsun. Hiç endişe etmeyin. Onların gözünü çıkaracağım. Bu topraklardan süreceğim. Hiç endişe etmeyin.