Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu, partisinin genel merkezinde Kahramanmaraş Pazarcık ve Elbistan merkezli 10 ili etkileyen 7,7 ve 7,6 büyüklüğündeki depremlerin ardından açıklama yaptı.
Cumhuriyet tarihinin en büyük afetlerinden biriyle karşı karşıya olduklarını kaydeden Karamollaoğlu, "Ben de şimdi hakikaten, hayatımın en zor konuşmalarından birini yapıyorum. Yüreğimiz yanıyor" dedi.
"Enkaz altında kalan insanlarımız yardım eli bekliyor"
Kayıplarının çok büyük olduğu hatırlatmasında bulunan Kramaollaoğlu, hayatını kaybeden vatandaşlar için taziye dileklerini iletti.
Gün acıların paylaşma, dayanışma, birlik ve beraberlik günü olduğunu belirten Saadet lideri, "Gün, topyekûn seferberlik günüdür. Bu felaketin üzerinden de ülke ve millet olarak gelebilir, bu zorlu günleri de birlikte aşabiliriz. İlgili kurumlarımız, sivil toplum kuruluşlarımız ve vatandaşlarımız ilk saatlerden itibaren ellerinden gelen çabayı ortaya koymaktadırlar. Ama bilmeliyiz ki; ancak hâlâ enkaz altında kalan ve bu soğukta sokaklarda olan insanlarımız, kendilerine uzatılacak bir eli bekleyen kardeşlerimiz var. Elimizden gelenin çok daha fazlasını yapmak mecburiyetindeyiz" diye konuştu.
"Beslenme, ısınma ve barınma ihtiyaçları biran evvel giderilmeli"
Kurtarma faaliyetlerinin ara mahallelere ve sokaklara varıncaya dek ivedilikle yaygınlaştırılması gerektiğine değinen Karamollaoğlu, devamında şunları kaydetti:
"Beslenme, ısınma ve barınma ihtiyaçları bir an evvel giderilmeli; yeterli sayıda çadır derhal kurulmalı, kara yoluyla ulaşılması mümkün olmayan bölgelere acilen helikopterlerle ulaşılmalıdır. Acilen her noktada tahliye koridorları açılmalı ve talep eden tüm vatandaşlarımız bölgeden çıkarılmalıdır. Kocaeli ve İstanbul başta olmak üzere iş makineleri ve vinç imkanları fazla olan illerimizden takviye ekipmanlar derhal bölgeye sevk edilmelidir. Zira bu bölgelerde hizmete hazır binlerce iş makineleri ve vinç mevcuttur."
"Maalesef deprem öncesi hazırlık sürecini iyi yönetemediğimiz ortada"
Amasız fakatsız, bahanelere asla sığınılmadan, hamaset diline başvurulmadan insanların feryatlarına kulak vermek, başta yetkililer olmak üzere herkesin görevi olduğunu kaydeden Karamollaoğlu, "Evet bu büyük bir felaket! Ancak Türkiye’miz de büyük bir ülke! Önemli olan husus, imkanlarımızı doğru değerlendirerek, süreci iyi yönetebilmektir" dedi ve ekledi:
Maalesef deprem öncesi hazırlık sürecini iyi yönetemediğimiz ortada; fakat en azından deprem sonrası süreci sağlıklı yönetmemiz elzemdir. Yani, şimdi atılması gereken adımları çok hızlı bir şekilde atmalıyız. Sözlerimin sonunda, az evvel Sayın Cumhurbaşkanı tarafından açıklanan OHAL kararına dair de şunu belirtmek isterim. Öncelikle bu sürecin titizlikle takipçisi olacağımızı ifade etmek isterim. Elbette biz böylesine hassas bir süreçte vatandaşımızın lehine olacak her adımın destekçisiyiz. Ancak OHAL yetkilerinin suistimal edilmesine ve bir sansür aracı haline dönüştürülmesine de asla rıza gösteremeyiz. Dualarımız; enkaz altında kurtarılmayı bekleyen kardeşlerimiz için… Temennimiz; bir an evvel depremin açtığı yaraları el birliğiyle sarabilmektir.