Bu, evrendeki en şiddetli ve en uç noktadaki süreçlerden biri: Bir yıldız bir karadeliğe çok yaklaştığında karadelik onu yırtarak bir yandan yıldızı yerken bir yandan radyasyon kusar. Bu, "gelgit bozulma olayı" olarak bilinir.
Bu süreci gerçekleşirken izleyen bilim insanları, Hubble Uzay Teleskobu'nu kullanarak yıldızın yendiği son anları kaydetti.
Araştırmacılar bu ve buna benzer diğer gözlemleri, bir yıldız bu sonsuz derinliğe düşerek bu şekilde parçalandığında ne yaşandığını daha iyi anlamak için kullanmayı umuyor.
NASA'nın Hubble Uzay Teleskobu, yeni örnek neredeyse 300 milyon ışık yılı uzakta olduğu için süreci gerçekleşirken göremiyor. Fakat bu olay gerçekleştiğinde dışarı atılan ışığı görebilen bilim insanları, bu ışığı yıldıza ne olduğuna dair ipuçları elde etmek için inceleyebilir.
Araştırmacılar karadeliklerin etrafındaki gelgit bozulma olaylarının birçok örneğini gördü. Bu örneklerden yaklaşık 100 tanesi uzayda, çeşitli teleskoplar kullanılarak belgelendi.
Ancak son çalışmada olduğu gibi, bu gelgit olaylarını ultraviyole ışık kullanarak görmek çok daha sıradışı. Enkaza ne olduğuna ve onu açığa çıkaran karadeliğe dair açıklama sunabileceği için bu ışık faydalı.
Gökbilimciler baktıkları ışığın, bir zamanlar yıldızı oluşturan çok parlak, donut şeklindeki bir gaz halkasından geldiğini düşünüyor. Güneş sistemimiz büyüklüğündeki bu alan, merkezindeki bir karadeliğin etrafında dönüyor.
Harvard-Smithsonian Astrofizik Merkezi'nden Peter Maksym yaptığı açıklamada, "O donut'ın kenarında bir yere bakıyoruz. Karadelikten bize doğru saatte 20 milyon mil (yaklaşık 32 milyon km yani ışık hızının yüzde üçü) hızla yansıtılan, yüzeyin üstünü süpüren bir yıldız rüzgarı görüyoruz" dedi.
Bu olayı hâlâ anlamaya çalışıyoruz. Yıldızı parçaladınız ve sonra karadeliğe doğru ilerleyen bu maddeyi elde ettiniz. Böylece neler olup bittiğini bildiğinizi düşündüğünüz modeller elde ediyorsunuz ve sonra gerçekten bu şeyi görüyorsunuz.
Bu, bilim insanları için heyecan verici bir yer: Bilinen ve bilinmeyenin bir araya geldiği nokta.