Eski İngiltere Başbakanı Boris Johnson, Şubat 2022'de Beyaz Saray'da Donald Trump olsaydı Rusya'nın Ukrayna'yı işgalinin hiç yaşanmayabileceğini öne sürdü.
ABD'de güçlü bir başkanın varlığının "dünyayı daha iyi bir yer yaptığını" savunan Johnson; Trump'ın Rusya, Suriye ve İran'a karşı Demokrat Parti yönetimlerinden daha sert olduğunu söyledi.
Johnson, "Unleashed" adlı anı kitabının 10 Ekim'de piyasaya çıkmasından önce İngiliz Telegraph gazetesine röportaj verdi.
Ukrayna'nın Trump'ın başkanlığından korkmasına gerek olmadığını söyleyen Johnson, "Ukrayna savaşının Avrupa'nın bağımsızlığı ve demokrasisi için hayati olduğunu anlamamız lazım. Ukrayna düşerse bu bir felaket olur ve o (Trump) bunu anlıyor" dedi.
İşgalin başlamasının ardından Kiev'e giden ilk lider olan Boris Johnson silah yardımlarında da başı çeken isimdi.
Johnson Nisan 2022'de Kiev'e sürpriz bir ziyaret gerçekleştirmiştiFotoğraf: Ukrainian Presidential Press Office/AP/picture alliance
Boris Johnson, yeniden seçilmesi halinde "Amerika'yı yeniden büyük yapmak" isteyen Trump'ın bunun yerine "Sovyetler Birliğini yeniden büyük yapacağına" inanmadığını belirtti.
Kampanyasının başından beri Joe Biden yönetiminin Ukrayna politikasını eleştiren Trump, göreve gelirse savaşı sadece "24 saatte" bitireceğini iddia ediyor. Ukrayna'ya yapılan silah yardımlarını eleştiren Trump, NATO'ya yeterli katkıda bulunmayan ülkeleri Rusya karşısında savunmayacağını da söylemişti.
Cumhuriyetçi Trump'ın bu açıklamaları Kiev ve Avrupa başkentlerinde silah yardımlarının kesileceği endişesine neden oluyor.
Netanyahu tuvalete böcek mi yerleştirdi?
Muhafazakâr Partili Johnson Telegraph'a verdiği mülakatta İngiltere'nin İşçi Partili Başbakanı Keir Starmer'ın İsrail politikasını da eleştirdi. Starmer'ın "bir taraftan İsrail'in yanındayız derken diğer yandan devamlı saldırı altındaki İsrail'e silah ambargosu uygulayan ilk İngiltere başbakanı olmasını" bu yönetimin en büyük hatası olarak niteledi.
Johnson ayrıca, dışişleri bakanı olduğu 2017 yılında Londra'daki ofisini ziyaret eden İsrail Başbakanı Benyamin Netanyahu'nun tuvalete dinleme cihazı yerleştirdiğini de ima etti: "Bibi (İsrail Başbakanı) izin isteyip tuvalete gitti ve bir süre orada kaldı. Belki tesadüftür ama sonrasında yapılan rutin kontrolde tuvalette dinleme cihazı bulundu."
O dönem İngiltere'nin İsrail'den açıklama isteyip istemediği bilinmiyor. Benzer tarihlerde Beyaz Saray'da da dinleme cihazı bulunmuş, arkasında İsrail'in olabileceği ileri sürülmüştü.