Şeyh Muhammed Refik, Hindistan'ın Madya Pradeş eyaletinde yaşayan Müslüman bir meşrubat satıcısı.
Evini sabahın erken saatlerinde yıkmaya geldiklerini anlatıyor.
Ramazan'da İftar saatinden sonra satışlar arttığı için oğullarıyla birlikte yoğun bir tempoda çalışan 72 yaşındaki Refik, geç vakit yatağa girdikten sonra Pazartesi sabahı polisin kapısına dayanmasıyla uyandığını söylüyor.
Kapıyı açınca dışarıda yüzlerce polis memuru ve buldozerler gören Refik, Khargone kentinde Müslüman mahallesinde yaşıyor.
"Öyle korktuk ki tek bir kelime edemedik, yıkımı sessizce seyrettik" diyor.
Yıkılan tek ev bu yaşlı adamın değil. Madya Pradeş'te 10 Nisan tarihinden bu yana Müslümanlara ait bir dizi başka ev ve dükkan da aynı akıbete uğradı.
Yıkımlar, 10 Nisan'da Hindu festivali Ram Navami sırasında, Madya Pradeş'te Müslümanlar ve Hindular arasında patlak veren şiddet olaylarını izledi.
Hindulara taş atmakla suçlanan Müslümanların imar izni olmayan ev ve dükkanları yetkililer tarafından hedef alınıyor.
Sosyal medya, Müslüman mahallelerine giren sarı buldozerler ve imha edilen evlerinin çevresinde ağlayan ailelerin videolarıyla dolu.
Yıkımlar, büyük tepki uyandırdı.
1 milyar 380 milyon insanın yaşadığı Hindistan'da Müslüman azınlığın nüfusu yaklaşık 200 milyon.
Başbakan Narendra Modi ve lideri olduğu Hindu milliyetçisi BJP partisi, Müslüman azınlığa ayrımcılık uyguladıkları yönünde sık sık eleştiriliyor.
Madya Pradeş'te BJP'nin elinde olan eyalet yönetiminin İçişleri Bakanı Narottam Mişra, "Müslümanlar saldırıda bulunursa, sonra adalet istediklerini söylemesinler" dedi.
Hükümeti eleştirenler, "toplu ceza" politikası olan yıkımların hukuken savunulamayacağını söylüyor.
10 Nisan'daki çatışma, sokaklarda bayram geçidi düzenleyen Hinduların kentin Müslüman mahalleleri ve camileri yanından yürürken gürültülü ve Müslümanları aşağılayıcı müzikler çalmasıyla başladı.
Daha sonra kentin bazı noktalarında Müslüman ve Hindu gençlerin karşılıklı taş attığı bildirildi.
Ancak Müslümanlar, üzerlerine Hinduların saldırdığını ve polisin müdahale etmediğini söylüyor.
Eyaletin İçişleri Bakanı Mişra, "Taşları atanların yaşadıkları evler de bir taş yığınına dönüşecek" diye konuştu.
Yetkililer, yıkım cezasının yasal dayanağı olarak, kamu arazisinde inşa edilmiş izinsiz konutların hedef alındığının altını çiziyor.
İmar yasası
Fakat Şeyh Muhammed Refik, ne kendisinin ne de mahallesindeki diğer Müslümanların şiddet olaylarına karıştığını söyledi.
Evinin imar yasalarını ihlal etmediğini de belgeleriyle kanıtlayabileceğini söyleyen Refik, "Buna rağmen polis bir sabah kapımda bitti ve beni dinlemeden evimi yok etti" diyor.
Emniyet yetkilileri yıkımdan önce ev sahiplerinin uyarıldığını söylüyor fakat BBC, ellerine hiçbir kağıt geçmeden buldozerlerin ortaya çıktığını belirten en az üç Müslüman aileyle konuştu.