Suriye'de tutulduğu cezaevinde tecavüz ve işkenceye uğrayan 26 yaşındaki gazeteci Hanin Ümran yaşadıklarını Habertürk yazarı Nagehan Alçı'ya anlattı.
Nagehan Alçı, Suriye'deki izlenimlerini aktaran ikinci yazısında, İran ile ilgili olumsuz bir haberi paylaştığı için tutuklanan ve hapishanede işkence gören Hanin Ümran'ın hikayesini kaleme aldı. Alçı, şunları yazdı:
"Hanin Ümran.
26 yaşında gencecik bir Suriyeli gazeteci.
Hikayesini duyduğumda onunla muhakkak konuşmak gerektiğini düşündüm.
İstanbul’dan tanıdığım sevgili rehberimiz Moataz buldu Hanin’i, getirdi.
Tam 4 gün önce zindandan çıkmış. Muhalifler onu Şam’ın yakınlarında bir hapishaneden kurtarmışlar.
Bütün dünya Sednaya’daki insanlık dramına kilitlendi ancak buradaki işkencehane keşke sadece Sednaya olsa…
Daha birçok zindan var Şam etrafında.
Onlardan birinden çıkmış Hanin Ümran.
...
İstanbul merkezli Suriye TV’ye haber yapan bir muhabir Hanin Ümran.
Esad döneminde yaptığı haberler nedeniyle başı derde girmesin diye takma isim kullanıyor ve görüntülü yayınlara katılmıyormuş.
Ancak bir gün İran’la ilgili hassas ve olumsuz bir bilgi içeren haber paylaşınca takma isim de onu kurtaramamış, rejim onu evinde yakalamış ve tutuklamış
Kabus işte bundan sonra başlıyor…
Önce askeri bir gözetim merkezine götürmüşler.
4 ay.
1,5 metrekarelik bir hücrede karanlıkta tutulmuş.
Tuvalete gitmesini engellemişler!
“Ne yapıyordun?” dedim, “Verdikleri yemek kabını kullanıyordum mecburen” diye yanıtladı utanarak.
Yemek namına da fazla bir şey yok zaten, ancak ayakta kalacak kadar bir miktar…
Bu işkenceyi yapanlar bununla da yetinmemişler.
Sednaya ile ilgili bir çok tecavüz hikayesi duyuyoruz.. “Peki ya sen?” diye sordum.
Başını eğdi… “Çok fazla kan, çok kötülükler yaptılar” diyebildi…
Sözün bittiği yer… Ne diyebilirsin böyle bir acı karşısında..."