Kızılay, Türkiye'nin en eski kurumlarından. Kadrolu personelinin yanı sıra gönüllü ordusu ve çok büyük imkanları var. 1999 depreminde olduğu gibi 10 kenti vuran depreme müdahalede geç hareket etmekle eleştiriliyor. Eski başkanı çok acı konuştu
Tamı tamına 155 yıllık bir kuruluş. 1868 yılında faaliyete geçti.
Türk Kızılay ya da resmi adıyla Türkiye Kızılay Derneği, Türkiye'deki en büyük insani yardım kuruluşu olarak biliniyor.
Uluslararası Kızılhaç ve Kızılay Hareketi'nin bir parçası olan kurumun büyük bir gönüllüler ordusu var.
Sadece Türkiye'de değil dünyanın birçok noktasına Türkiye halkının yardım elini uzatıyor.
Resmi internet sitesinde ne tür faaliyetler yaptığı ayrıntılı bir şekilde yazılıyor.
Görüntü ver icraat yok mu?
Zaten kurumun sitesini açanların kafaları karışıyor. O kadar faaliyette bulunduğu, o kadar ülkede yardım götürdüğü ifade ediliyor ki insanı şöyle düşünmeden edemiyor: Mademki bu kadar büyük ve her yere ulaşabiliyorsun, neden ülkede yaşanan depremde geç kaldı?
Elbette Kızılay yetkililerinin bu soruya verecekleri kapsamlı cevapları var. Ancak sitesinin açılış sayfasında, "Kurulduğu 1868 yılından bu yana toplumsal dayanışmayı sağlamak, sosyal refahın gelişmesine katkıda bulunmak, yoksul ve muhtaç insanlara barınma, beslenme ve sağlık yardımı ulaştırmak için önemli görevler üstlenen Türk Kızılay, kan, afet, uluslararası yardım, göç ve mülteci hizmetleri, sosyal hizmetler, sağlık, ilk yardım, eğitim, gençlik ve mineralli su işletmeleri alanlarında faaliyet sunar" deniliyor.
Bir kere daha enkazın altında mı kaldı?
Peki bu bahsedilenleri hızlıca yapabildi mi? Yoksa 1999'da olduğu gibi enkaz altında mı kaldı?
Bu soruya kurumun eski Genel Başkanı Tekin Küçükali cevap verdi.
AK Parti döneminde göreve getirilen ve bir süre çalışarak kurumu atıl durumdan kurtardığı ifade edilen Küçükali, bugün yaşananları yorumlamaktan utandığını söyledi.
"Sözün bittiği yerdeyiz"
Independent Türkçe'ye konuşan Tekin Küçükali, kurumun depreme müdahalede geç kılınıp kalınmadığına ilişkin sorumuza "Ben bu durumda utanıyorum" diye yanıt verdi.
Küçükali'ye göre kurum hızlı müdahale edemedi. Gerektiği gibi de reaksiyon gösteremedi. Eski Kızılay Genel Başkanı, "Bu yapılacak iş değil. Başka bir şey oldu. Sözün bittiği yerdeyiz" dedi.
"Geçmişe göre imkanları çok daha fazla"
"Ne oldu, niye böyle bir şey yaşandı" sorusunu yönelttiğimizde ise Küçükali "acı, acı" gülümseyerek şunları söyledi:
"Çünkü eski yetkin kadrolar yok oldu. Yeni gelenler de işi bilmiyor. Geçmişe göre imkanları arttı. Her şey daha fazla. Personel de daha fazla. Bu organizasyondan sıkılıyorum, utanıyorum gerçekten. Böyle olmaması lazımdı."
"Bu kadarını demekle yetineyim"
"Kızılay 1999'da olduğu gibi bir kez daha sınıfta kaldı" sorusuna önce temkinli yaklaşan Tekin, "Büyük ve köklü bir kurum için böyle demek zor. Ama olup bitenleri görünce de insan yakıştıramıyor. Ben burada genel başkanlık yaptım. Bunu dersem olmuyor. İçimiz kan ağlıyor. Böyle bir durum var."
"Ne yapılması gerekiyor" şeklindeki sorumuza ise Tekin Küçükali, "söz çok ama günü değil" dercesine "Sevgili dostum. Bu kadarını demekle yetineyim. Utanıyorum. Yüreğimiz kan ağlıyor ve sözün bittiği noktadayız" ifadelerini kullanarak sözlerini tamamladı.
Tekin Küçükali kimdir?
1945 yılında dünyaya geldi. Çocukluğunda ve gençlik yıllarında çalışmak zorunda kaldı. Bu süreçte ticaret dünyasının yanı sıra siyasal ve sosyal hayatla da tanıştı.
12 Eylül darbesinin ardından pek çok kişi gibi cezaevine girdi. Özgürlüğüne kavuştuktan sonra çalışma hayatına geri döndü.
Vakıf ve derneklerin kuruluşunda, yönetiminde ve başkanlıklarında görevler aldı.
Genellikle spora, özelinde de futbola olan tutkusu nedeniyle bu alanlarda birçok projeye öncülük etti. Trabzonspor'da Genel Başkan Yardımcılığı ve Genel Müdürlük yaptığı yıllarda devrim niteliğinde projeler üretti ve hayata geçirdi.
Küçükali, 2003'te Türk Kızılay'ı Yönetim Kurulu Üyeliği, 2005 yılından 2011 yılına kadar Türk Kızılayı Genel Başkanlığını yaptı.
Küçükali, 2012 yılında bir grup arkadaşıyla VAKIFAY'ı kurdu. Halen bu kurumun başkanlığını yürütüyor.