Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, AK Parti ile bayramlaşma programında yaptığı açıklamada İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'nun ateşkese zorlanmasının gerektiğini belirterek "Gazze'deki katliama tepki göstermek insanlık vazifemiz. Dünya İsrail'e set çekmek zorunda" dedi. Erkem seçim tartışmalarıyla ilgili de konuşan Erdoğan "Cumhur İttifakı birliğin teminatıdır. Fitne kazanı kaynataların oyununa gelmeyeceğiz." ifadelerine yer verdi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, AK Parti ile bayramlaşma programında konuştu.
Erdoğan'ın konuşmasından öne çıkan başlıklar:
"FİTNE KAZANI KAYNATANLARIN OYUNLARINA KESİNLİKLE GELMEYECEĞİZ"
Üretim, ihracat, istihdam alanlarında çok iyi bir yerdeyiz. Yılın ikinci yarısından itibaren enflasyonda daha motive edici haberler almaya başlayacağız. Ülkemizin etrafı ateş çemberiyle sarılmışken, dünya büyük bir belirsizlikten geçerken, lüzumsuz tartışmalarla harcayacak tek bir anımız dahi bulunmuyor. Türkiye'nin, seçimler sebebiyle oluşan gerilimli atmosferi süratle geride bırakıp, tüm kapasitesiyle geleceğe odaklanması gerektiğine inanıyoruz. Muhalefet cenahında yıkıcı, provakatif bir dil yerine artık farklı üslubun, yapıcı, olumlu, birleştiren bir tutumun hakim olmasının vakti çoktan gelmişti. Cumhur İttifakı, 85 milyonun birliğinin, dirliğinin ve kardeşliğinin teminatıdır. İttifakımız ne kadar güçlü olursa, Türkiye de o derece güvende olacaktır. Fitne kazanı kaynatanların oyunlarına kesinlikle gelmeyeceğiz. Partimizin ve İttifakımızın surlarında gedik açılmasına fırsat vermeyeceğiz.
"İNSANİ YARDIMLARIMIZI KESİNTİSİZ SÜRDÜRÜYORUZ"
Bölgemizde kalıcı barışın tesisi ve soykırımın sorumlularının hesap vermesi için tüm imkanlarımızı seferber etmiş durumdayız. Uluslararası Adalet Divanı'nda İsrail aleyhine açılan soykırım davasına bu anlayışla müdahil olmayı kararlaştırdık. İsrail yönetimini kalıcı ateşkese zorlamak amacıyla bu ülkeyle olan dış ticaret işlemlerimizi tamamen durdurduk. İnsani yardımlarımızı kesintisiz sürdürüyoruz. Gazze'ye en fazla yardımı malzemesi ulaştıran ülkeyiz.
"FİLİSTİN DEVLETİNİ TANIYAN ÜLKELERİN SAYISININ ARTMASI İÇİN ÇALIŞIYORUZ"
Filistin hükümeti ve Hamas'la diyaloğumuz güçlü bir şekilde devam ediyor. İslam dünyasının yekvücut olarak hareket etmesi için büyük yoğun çaba içindeyiz. Filistin devletini tanıyan ülkelerin sayısının daha da artması için çalışıyoruz. Topraklarını savunan, hak ve hürriyetleri uğrunda ağır bedeller ödeyen Filistinli kardeşlerimizin direnişinin zafere ulaşması için elimizden geleni yapıyoruz.
"BAYRAM DAYANIŞMA, BARIŞMA VE KUCAKLAŞMADIR"
Gazze ile birlikte İslam coğrafyasının diğer köşelerindeki dramlara da sessiz kalmıyoruz. Sudan'da 1 yıldan fazla devam eden kardeş kavgasının sona ermesi için temaslarımız sürüyor. Libya, Somali, Afganistan, Yemen'de nerede bir sıkıntı, istikrarsızlık, trajedi varsa hiçbir ayrım yapmadan mazlumların imdadına koşuyoruz. Büyük bir devlet ve milletin mensupları olarak inşallah bundan sonra da dimdik durmaya mazlumun eli, dili, sesi, çığlığı olmaya devam edeceğiz. Bayram dayanışma, barışma, kucaklaşmadır. Kimsesizlerin kimsesi olmak, yetimin, öksüzün elinden tutmaktır. Muhabbetimizi güçlendirmek, kardeşliğimizi yeniden hatırlatmaktır. Bu mübarek günde 85 milyonun dayanışmayı yüceltmesini, kırgınlıklarını gidermesini, insanlarımızın arasında dostluğun muhabbetin, kardeşliğin çok sağlam bir şekilde tesis edilmesine cani gönülden arzu ediyoruz. Bayram bize nasıl ortak sevinç yaşatıyorsa yılın diğer günlerinde de bizim bu ortaklığı yaşatmamız, yüceltmemiz, güçlendirmemiz gerekiyor. AK Parti olarak Hak'kın ve halkın rızasını kazanmak, bugüne kadar siyasi mücadelemizle bugüne kadar hep bu anlayışla hareket ettik.
"BİZİM YOLUMUZ MİLLETE HİZMET YOLUDUR"
Kibri, hoşgörüsüzlüğü, tahkiri, kırıcılığı yanımıza asla yaklaştırmadık. Yıkıcı değil, yapıcı olmaya, ortak noktalarımızı çoğaltmaya itina gösterdik. Yaptığımız her işte, attığımız her adımda milletimizin hayır duasına mazhar olmaya gayret ettik. Mübarek bayram gününde şunu çok net ifade etmek isterim. Biz gerilim, kavga, münakaşa peşinde hiçbir zaman olmadık, bugün de değiliz. Biz kırmanın, dökmenin, ayrıştırmanın tarafında olmadık, bugün de değiliz. Bizim yolumuz millete hizmet yoludur. Sevdamız millete hizmet sevdasıdır. Bütün Türkiye'yi kardeş olarak görüyor ve her insanımızı bağrımıza basıyoruz. Cumhuriyetimizin ikinci asrını her açıdan yeni bir şahlanışın başlangıç noktası yapmaya çalışıyoruz. Önümüzdeki seçimsiz 4 yılı büyük hizmetlerle Türkiye Yüzyılı'na yaraşır eserlerle, her alanda dev proje ve reformlarla dolu dolu geçirerek bir tek günün bile heba olmasına fırsat vermeyeceğiz.
"YILIN İKİNCİ YARISINDAN İTİBAREN ENFLASYONDA DAHA MOTİVE HABERLER ALMAYA BAŞLAYACAĞIZ"
Son 1 yıldır kararlılıkla uyguladığımız ekonomi programımız hedeflerimiz ve öngörülerimiz doğrultusunda olumlu mecrada ilerliyor. Üretim, ihracat, istihdam alanlarında hamdolsun çok iyi bir yerdeyiz. Yılın ikinci yarısından itibaren enflasyonda daha motive haberler almaya başlayacağız. Terörle mücadelede elde ettiğimiz kazanımlara her gün yenilerini ekliyoruz. Türkiye'yi ayağına vurulan terör prangasından kurtuluncaya dek bize durmak dinlenmek yok. Savunma sanayi sektöründe çığır açıcı hamlelerimiz artarak devam ediyor. Deprem bölgesindeki kardeşlerimizi her ay 10-15 bin konut tamamlayarak peyderpey yeni yuvalarına kavuşturuyoruz. Yıl sonuna kadar hedefimiz 200 bin konutun inşasını bitirip hak sahiplerine teslim etmektir. Aziz milletimizin 14-28 Mayıs seçimlerinde rekor oy oranlarıyla şahsımıza ve ittifakımıza verdiği Türkiye'yi yönetme vazifesini layıkıyla yerine getiriyoruz.
"LÜZUMSUZ TARTIŞMALARA HARCAYACAK TEK BİR ANIMIZ DAHİ BULUNMUYOR"
Ülkemizin etrafı ateş çemberi ile sarılmışken, sınırımızın ötesinde teröristler yuvalanmışken Avrupasından Amerikasına dünya büyük bir belirsizlikten geçerken lüzumsuz tartışmalarla harcayacak tek bir anımız dahi bulunmuyor. Türkiye'nin seçimler sebebiyle oluşan gerilimli atmosferi süratle geride bırakıp, tüm kapasiteyle gerektiğine inanıyoruz. Ülkeye ve millete hizmet yarışı olan siyasetin, farklı partiler arasında süregiden bir yıpratma savaşı olarak algılanmasının mutlaka önüne geçmeliyiz. Bunun için muhalefetin haksız ithamlarla iftiralarla, siyasi nezakete sığmayan suçlayıcı ifadelerle siyaset yapma alışkanlığını süratle terk etmesi şarttır. Muhalefet cenahında yıkıcı ve provokatif dil yerine artık farklı bir üslubun yapıcı, olumlu, birleştiren bir tutumun hakim olmasının vakti çoktan gelmiştir. Kurban bayramının böyle bir iklime vesile olmasını diliyorum.