Yükselen sıcaklıklar bir yandan Antarktika'ya dair çevre felaketi haberlerini körüklerken diğer yandan yarımadadaki turizmin yükselişi dikkat çekiyor.
Son olarak ABD'nin meşhur medya kuruluşlarından CNN, "Dünyanın en soğuk bölgesi, dünyanın en gözde tatil yerlerinden biri haline nasıl geldi?" başlığıyla bir haber yayımladı.
Bölgeye giden muhabir, kruvaziyerlerin buzlara çarparak durduğunu ve yolcuların bu planlı olaydan korkmayarak Antarktika'ya gelişlerini şampanyalarla kutladığını aktardı.
Las Vegas'ta polislik yaptıktan sonra emekli olan Greg ve Susana McCurdy'nin de burayı tercih ettiği belirtilirken çiftin bu tarz egzotik seyahatlere çıktığı bildirildi.
Yarı zamanlı seyahat danışmanlığı yapan Susana, özellikle Kovid'den sonra beklentilerin değiştiğini söylüyor:
Artık daha otantik, ölmeden önce yapılacaklar listesinde olabilecek şeylere yönelim var. İnsanlar beklemek istemiyor. Herkesin listesinde de Antarktika var.
30 yılı aşkın süredir bölgeye gelen turistlerin sayısını tutan Uluslararası Antarktika Tur Operatörleri Birliği (The International Association of Antarctica Tour Operators/IAATO), 1990'ların başında her yıl 7 bin kişinin Antarktika'yı ziyaret ettiğini belirtiyor.
Zaman geçtikçe artan bu rakam, 2017'de 44 bini bulmuş, bu seneyse 122 bini aşmış.
CNN, bu sayının artmasında daha lüks seyahat imkanlarının gelişmesinin payı olduğunu vurguluyor.
Diğer yandan bu durum çevre konusunda alarm zillerine de neden oluyor.
2022'de yayımlanan bir bilimsel araştırma, turistlerin ziyareti yüzünden Antarktika'nın karlarının daha hızlı eridiğini ortaya koymuştu.
Ekolojistler, bölgede alışık olunmadığı kadar çok karbondioksit görüldüğünün altını çiziyor.
Yeryüzünün en soğuk bölgesi olan Antarktika da iklim krizinden nasibini alıyor. Büyük ölçüde kar, buz ve kayadan oluşan kıta, dünyanın geri kalanı gibi son yıllarda rekor sıcaklıklara sahne oluyor.
Nature Geoscience adlı hakemli dergide 4 Ekim'de yayımlanan araştırmada, çoğunluğu yosunlardan oluşan bitki habitatının son 40 yılda 10 kattan fazla arttığı saptandı.
Uydu verileri, 1986'da 1 kilometrekareden daha az alanı kaplayan bitki örtüsünün 2021'de 12 kilometrekareye yayıldığını gösteriyor.