"Siyaseten düşman olduğumuz ülkelerle bile birlikte çalışarak sarsıntılara karşı savunmasızlığımızı azaltabiliriz"
Uluslararası yardım ekibi gönderenler arasında Polonya'dan Hollanda'ya bir dizi ülke yer alıyor
Kahramanmaraş'ın Pazarcık ve Elbistan ilçelerinde 6 Şubat Pazartesi meydana gelen iki büyük deprem, Türkiye ve Suriye'de en az 30 bin kişinin ölümüne neden oldu.
Sırasıyla 7.7 ve 7.6 büyüklüğündeki depremin üzerinden bir hafta geçmesine rağmen enkaz altından halen sağ afetzedeler çıkarılıyor.
Deprem bölgelerinde Türk kurtarma ekiplerinin yanı sıra dünyanın dört bir yanından gelen ekipler de çalışıyor.
Kaliforniya Üniversitesi, Los Angeles'tan Afet ve Sağlık Profesörü Ilan Kelman, çeşitli siyasi anlaşmazlıklar nedeniyle ilişkileri gergin olan ülkelerin depremzedelere yardım için bir araya geldiğini vurguladı.
20 yılı aşkın bir süredir çatışma bölgelerindeki afetleri araştıran Kelman, The Conversation'da kaleme aldığı yazıda "Türkiye'nin öğretici bir örnek sunduğunu" belirtti.
Türkiye ve Yunanistan birbirinin yardımına koştu
Özellikle Türkiye ve Yunanistan'ın arasında uzun yıllardır devam eden siyasi gerilime dikkat çeken profesör, 1999 depremlerini hatırlatarak şu ifadeleri kullandı:
1999'daki iki deprem, bu karşılıklı düşmanlık ve güvensizlik tablosuna meydan okumuştu.
Kelman'ın sözünü ettiği depremlerden ilki 17 Ağustos'ta meydana gelen Gölcük depremiydi. 17 binden fazla kişinin ölümüyle sonuçlanan 7.4 büyüklüğündeki depremde Yunanistan halkı, Türkiye'ye yardım toplamıştı. Enkaz çalışmaları için Türkiye'ye giden ilk ülkelerin başında Yunan itfaiye birimleri gelmişti.
Aynı yıl 7 Eylül'de Yunanistan'ın başkenti Atina'da meydana gelen 6.0 büyüklüğündeki depremde ise Türk arama kurtarma ekibi yardıma koşmuştu. Bu depremde de en az 140 kişi hayatını kaybetmişti.
O dönemde iki ülke arasındaki siyasi gerilimin ana kaynağı Kıbrıs sorununun yanı sıra "Öcalan krizi"ydi. Abdulah Öcalan'ın 1999'un şubat ayında Yunanistan'ın Kenya Büyükelçiliğinde saklandığının ortaya çıkması zaten bozuk olan Türkiye-Yunanistan ilişkilerini iyice gerginleştirmişti.
Maraş depremlerinde Yunan yardımları
Prof. Kelman, o zamandan beri Yunanistan ve Türkiye arasında orman yangınları, depremler ve diğer felaketlere yönelik işbirliğinin devam ettiğini hatırlatıyor.
Öte yandan son dönemde iki ülke arasındaki tansiyon, Ege Adaları üzerindeki tartışmalar nedeniyle yeniden yükselmişti.
Gerilim 1923 Lozan Barış Antlaşması uyarınca gayri askeri statüde kalmak koşuluyla Yunanistan'ın egemenliğine bırakılan Doğu Ege Adaları'nın silahlandırılması üzerine 2022 sonlarında tırmanmaya başlamıştı.
Bugünlerde ise depremlerin ardından iki ülke arasındaki ilişkilerin bir kez daha yumuşama yolunda olduğu yorumları yapılıyor.
Nitekim, 12 Şubat'ta Hatay'ı ziyaret eden Yunanistan Dışişleri Bakanı Nikos Dendias, "Türkiye ve Yunanistan, ilişkileri düzeltmek için başka bir depremi beklememeli" ifadelerini kullanmıştı.
Bu arada Yunan Kızılhaçı depremzedelere gönderilmek üzere temel gıda maddeleri, uyku tulumu, battaniye ve kişisel hijyen malzemeleri toplanacağını belirtmişti. Yunanistan Belediyeler Birliği Başkanı Dimitris Papastergiu da ülkedeki tüm belediyelere yardım malzemesi toplanması için çağrı yapmıştı.
Arama kurtarma çalışmalarında Yunanistan Özel Afet Müdahale Birimi (EMAK) de yer alıyor.
EMAK'a bağlı 21 itfaiyeci, 5 doktor, üç acil yardım sağlık personeli ve iki arama kurtarma köpeğinden oluşan ekip, Yunan Silahlı Kuvvetleri'ne ait C-130 tipi uçakla dün Atina yakınlarındaki Elefsina Havaalanı'ndan hareketle Türkiye'ye gelmişti.
Mısır Cumhurbaşkanı Sisi'den Türkiye ve Suriye'ye telefon
Mısır Cumhurbaşkanı Abdulfettah es-Sisi'nin depremlerden bir gün sonra Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'la telefonda görüşmesi de dikkat çeken gelişmelerden.
Sisi'nin, felaketin etkilerinin üstesinden gelmek için insani yardım teklifinde bulunduğu belirtiliyor.
Mısır'ın eski lideri Muhammed Mursi'nin 2013'te devrilmesine önderlik eden dönemin genelkurmay başkanı Sisi'nin, Erdoğan'la diplomatik ilişkileri yıllardır gerdindi.
Ancak Kasım 2022'de iki liderin Katar'da düzenlenen Dünya Kupası öncesinde yüz yüze görüşerek tokalaşması ilişkilerin yumuşadığı yorumlarına neden olmuştu.
Sisi'nin aynı gün erken saatlerde Suriyeli mevkidaşı Beşar Esad'ı arayarak yardım teklif ettiği de öğrenilmişti. Bu da iki lider arasındaki ilk resmi görüşme olmuştu.
Sisi yönetiminin Türkiye ve Suriye'ye destek için 5 yardım uçağı gönderdiği biliniyor.
"Gayri resmi afet diplomasisi" daha yararlı olabilir
Uluslararası yardımların afet sonrasında hayati önem taşımasına rağmen, uzmanlar bu işbirliğinin deprem kaynaklı yıkımların önlenmesi için de kurulması gerektiğini belirtiyor.
Prof. Kelman, "Afetlerin önlenmesine yardımcı olacak önlemler, afet sonrası yardımdan daha faydalıdır" ifadelerini kullanıyor.
"Araştırmalarımız, afet etkilerini önlemeyi veya hafifletmeyi amaçlayan 'gayri resmi afet diplomasisinin' olaydan sonraki işbirliğinden daha başarılı olduğunu gösteriyor" diyen akademisyen, şöyle ekliyor:
Siyaseten düşman olduğumuz ülkelerle bile birlikte çalışarak sarsıntılara karşı savunmasızlığımızı azaltabiliriz.