Romantik ilişkilerin başındayken partnerler arasındaki duygusal ve fiziksel alışveriş daha yoğundur. Çiftler, birbirlerini keşfetmenin heyecanıyla ilişkiyi sürdürmeye daha istekliyken, bu arzu yerini zamanla tepkisizliğe bırakabilir. İngiliz yazar Alain de Botton, partnerler arasındaki fiziksel çekimin gün geçtikçe azalmasına dair dikkat çekici bir yorumda bulundu.
Birçok ilişkinin temel gereksinimlerinden olan cinselliğin azalmasındaki en büyük etkenin öfke duygusu olduğunu öne süren 54 yaşındaki dünyaca ünlü yazar Alain de Botton, merak edilen soruyu şu sözlerle yanıtladı:
''Neden cinsellik kısa vadede kolaydır da uzun vadede zorlaşır? Bunun en önemli sebeplerinden biri öfkedir. Öfkeli olduğunuz biriyle cinsellik yaşamak kolay değildir ve birçok ilişkide tarafların farkında olmadığı birikmiş bir öfke vardır.''
''Bu öfke, küçük hayal kırıklıklarının birikmesiyle oluşur. Örneğin bir taraf söz verdiği halde aramamıştır, bir taraf partnerinin şakasına yeterince gülmemiştir ya da biri gerektiğinde cömert davranmamıştır. Tüm bu küçük görünen detaylar, öfke birikimini kolaylaştırır.''
''Doğal olarak öfke duyduğunuz bir insanın size yaklaşmasını istemezsiniz. Üstelik içinizde sizi yönlendiren öfkenin farkında bile değilsinizdir. Çünkü zihin kendine karşı açık değildir. Eğer cinsel hayatınızın devam etmesini istiyorsanız, boşuna kokulu mumlara ve yeni çarşaf takımlarına para harcamayın.''
''Yapabileceğiniz en doğru şeylerden biri, partnerinizle yemeğe çıkmak ve ona nasıl hissettiğinizi anlatmaktır. Bazen çiftler, birbirlerini rahatsız ettiklerini kabul etmek zorundadır. Üstelik bunu kötü insanlar olduğumuz için değil insan olduğumuz için yaparız.''
''Hiçbir ilişki, hayal kırıklıkları orada öylece dururken sağlıklı bir şekilde devam edemez. Yemek masasında bu hayal kırıklıkları hakkında ne kadar çok konuşabilirsek, cinselliğin önündeki engeller de o kadar kolay kalkar.''
CİNSEL İSTEĞİN AZALMASINDA PSİKOLOJİK SORUNLAR DA ETKİLİ OLABİLİR
Uzmanlar, zamanla azalan tutkunun diğer nedenleri arasında partnerin bedenini beğenmeme, takıntılı kişilik yapısı, depresyon ve kaygı bozukluğu gibi etkenlerin de yer alabileceğini belirtiyor.
Tüm bunların yanı sıra beslenme alışkanlıkları, stres ve hareketsizlik gibi faktörler de çiftler arasında cinsel isteğin azalmasına yol açabiliyor. Stres hormonlarının, vücuttaki cinsel dürtü ve uyarılmayı kontrol eden erkek hormonlarını azaltma etkisine sahip olduğunu da unutmamak gerekiyor.