Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, hazırlıkları devam eden kripto varlıklar konusundaki yasal düzenlemeye ilişkin değerlendirmede bulundu.
Kripto varlıklara ilişkin yasal düzenlemenin teknik çalışmalarında son aşamaya geldiklerini ifade eden Şimşek, özellikle salgın süreci ve sonrasında kripto varlık alım-satım platformlarına yoğun ilgi oluştuğunu söyledi.
Şimşek, bu ilginin hem bazı platformlardaki kötüye kullanımlar hem de aşırı fiyat hareketleri sebebiyle çeşitli riskleri de beraberinde getirdiğine dikkati çekerek, "Dolayısıyla ülkemizde uluslararası uygulamalara benzer şekilde kripto varlıklarla işlem yapan tarafların risklerinin azaltılması adına adım atıyoruz. Bu aynı zamanda gri listeden çıkmak için FATF kapsamında atmamız gereken adımlardan birini de oluşturuyor." diye konuştu.
Şimşek, Merkez Bankası ve MASAK'ın halihazırda bu konuda yaptığı düzenlemeleri olduğuna işaret ederek, "Bu düzenlemelerle platformlarda gerçekleşen işlemler ve transferler gibi konularda bilgi sahibi olabilme imkanını edindik ama tabii bundan daha fazlasını yapmamız gerekiyor." ifadelerini kullandı.
Uluslararası kuruluşların da konuyla ilgili çalışmalarını yoğunlaştırdığına işaret eden Şimşek, dünya genelinde bu konuda tek bir düzenlemenin olmadığını ABD ve Avrupa ülkelerinin farklı uygulamalara gittiğini anlattı. Şimşek, dünyadaki gelişmeleri yakından ve temkinli şekilde izlediklerini belirterek, "Gelinen aşamada yurt dışı uygulamalara baktığımızda kripto varlıklarla ilgili olarak ülkelerin kendi finansal ve hukuk sistemlerine uygun yaklaşımları benimseyerek ilerlediklerini görüyoruz. Bu anlamda ülkemizde de düzenlemeyle ilgili adımlar atılması gerektiği ortaya çıkıyor." değerlendirmesinde bulundu.
'Kripto varlıklar için kapsayıcı tanım yapıldı'
Şimşek, yasal çalışmanın temel hedefinin, platformları ve burada gerçekleşen işlemleri düzenleme altına almak olduğunu belirterek, şöyle konuştu:
"Kripto varlık alım satım platformlarına SPK tarafından lisans verilecek, finansal kuruluşlara benzer olarak asgari faaliyet şartları zorunluluğu getirilecek. Bunlar kurucu ve yöneticilere ilişkin şartlar, organizasyonel yükümlülükler, sermaye şartı, bilgi işlem altyapısı yükümlülükleri şeklinde olacak. Faaliyet şartlarının detayları ikincil düzenlemeyle belirlenecek. Tabi bu düzenlemeleri yaparken bazı tanımları da yapmak gerekiyor. Uluslararası düzenlemelerle uyumlu olacak şekilde kripto varlık, cüzdan, kripto varlık hizmet sağlayıcı, kripto varlık saklama hizmeti ve kripto varlık alım-satım platformu tanımlarına yer verildi. Taslağımızda kripto varlıklar geniş anlamda tanımlandı. Buna göre, kripto varlık, 'Dağıtık defter teknolojisi veya benzer bir teknoloji kullanılarak elektronik olarak oluşturulup saklanabilen, dijital ağlar üzerinden dağıtımı yapılan ve değer veya hak ifade edebilen gayrimaddi varlıklar' olarak tanımlandı. Belirli sınırlar dahilinde yapılacak tanımların ileride ortaya çıkabilecek farklı kripto varlıkları kapsamayabileceği değerlendirilerek, tanımın en kapsayıcı şekilde oluşturulması amaçlandı."
Kripto varlık ihracı konusunda taslakta iki farklı hususun düzenlendiği bilgisini veren Şimşek, "Sermaye piyasası araçlarının Merkezi Kayıt Kuruluşundaki (MKK) kaydi sistem yerine kripto varlık olarak ihracına imkan verecek şekilde düzenleme yapma konusunda SPK'ye yetki tanınacak. Blokzincir ve benzeri teknolojileri geliştiren kişilerin, değeri bu teknolojilerden ayrıştırılamayan nitelikteki blokzincir teknolojisi altyapısını oluşturan kripto varlıklarının satışının kitle fonlaması yöntemiyle yapabilmesine yönelik düzenleme yetkisine yer verilecek." dedi.
Şimşek, düzenlemenin bu aşamada vergiyi odak noktası olarak almayacağını ve konunun ayrıca çalışılacağını dile getirdi.
Halihazırda platformlar nezdinde birçok kripto varlığın işlem gördüğüne işaret eden Şimşek, prensip olarak platformlarda listelenecek kripto varlıklara müdahale edilmemesine yönelik politika benimsediklerini söyledi. Şimşek, platformlarda işlem görecek kripto varlıkların belirlenmesine ilişkin yazılı prosedür oluşturma zorunluluğu getirileceğini ifade ederek, "Bu konuda gerektiğinde müdahale de edilebilmesi bakımından ilave ilke ve esasları düzenleme yetkisi SPK'ye verildi. Taslakta yatırımcıların varlıklarının suistimal edilmesi riskine karşı saklama konusu da dikkate alındı. Saklama esasları ve saklama yapabilecek kuruluşların belirlenmesi konusunda SPK tarafından düzenleme yapılacak. Ayrıca, tedbir ve yaptırımlarla ilgili genel çerçeveyi belirliyoruz." değerlendirmesinde bulundu.
'FATF'ın kısmi uyumlu kategorisinden çıkaracağız'
Düzenlemenin, Türkiye'nin FATF'ın gri listesinden çıkmasına katkı sağlayıp sağlamayacağı hususuna da açıklık getiren Şimşek, ülkenin kripto varlıklarla ilgili "kısmi uyumlu" olarak değerlendirildiği bölümün, FATF'ın ülkenin genel eylem planı uygulama eksiklikleriyle ilgili değerlendirmesi kapsamında değil, teknik standartlarla ilgili olduğuna dikkati çekti. Şimşek, Türkiye'nin 40 teknik standart içinde 15 no'lu "Yeni Teknolojiler" standardında "kısmi uyumlu" kategoride bulunduğuna dikkati çekerek, "Bu standart dışında geri kalanların tamamında ya 'uyumlu' ya da 'büyük ölçüde uyumlu' kategorideyiz. Kripto varlıklarla ilgili düzenleme taslağımızın yasalaşması ve kripto varlık hizmet sağlayıcıların lisanslanmaya başlamasıyla birlikte FATF'ın 15 no'lu teknik standardı kapsamında getirilen eleştirileri bertaraf edip 'kısmi uyumlu' kategorisinden çıkacağımız değerlendirilmektedir. Öte yandan bu konu teknik standartla ilgili olup gri listeden çıkmamız için aranan tek şart elbette sadece 15 no'lu standart değildir." dedi.
Şimşek, düzenlemenin temel amaçlarına ilişkin de şunları kaydetti:
"Kripto varlık düzenlemesiyle temel hedefimiz bu alanı daha güvenli hale getirmek ve ortaya çıkabilecek riskleri bertaraf etmek. Yaklaşımımız kısıtlayıcı değil, belirsizlikleri ortadan kaldırmak ve olası riskleri kontrol altına almak üzerine kurulu. Aynı zamanda da blokzincir teknolojisi ve kripto varlık ekosisteminin gelişmesinin önünü de açmayı amaçlıyoruz."