Yeni Günaydın
Geri

ABD'den TikTok’a Dava: Ruh Sağlığı İddiası!

Çin menşeli TikTok'a açılan davada 14 başsavcının yer aldığı belirtiliyor.
ABD'den TikTok’a Dava: Ruh Sağlığı İddiası!
Haberler / Dünya
9 Ekim 2024 Çarşamba 13:20
PAYLAŞ 
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş

Birden fazla ABD eyaleti ve Washington DC Salı günü TikTok'a karşı dava açarak popüler video uygulamasının gençlerin ruh sağlığına zarar verdiğini iddia etti.

Davalar, Mart 2022'de birçok eyaletin başsavcılarından oluşan iki partili bir koalisyon tarafından başlatılan ve eyalet mahkemelerinde görülen, TikTok'a karşı ulusal düzeyde yürütülen bir soruşturmanın parçası.

Her davanın merkezinde, platformdaki "Senin İçin" bölümünü kişilerin ilgi alanlarına göre belirleyen TikTok algoritması yer alıyor.

Davalarda ayrıca, kullanıcıların platforma bağımlı hale gelmesine neden olduğunu belirttikleri tasarım özelliklerine de vurgu yapılıyor.

Bu özellikler arasında içeriği sonsuz bir şekilde kaydırma imkanı, yerleşik "vızıltılarla" gelen anlık bildirimler ve kullanıcılar için ulaşılamaz görünümler yaratan yüz filtreleri gibi tasarım özellikleri de var.

Washington DC'de hazırlanan belgelerde ise, algoritmadan "dopamin artırıcı" diye bahsedildi ve bunun, şirketin birçok genç kullanıcıyı aşırı kullanıma zorlayarak uygulamada saatlerce tutabilmesi için kasıtlı şekilde "bağımlılık yapıcı" olacak biçimde kurgulandığını söyledi.

İddiaya göre TikTok, bunun "derin psikolojik ve fizyolojik zararlar" doğuracağını, bunlar arasında anksiyete, depresyon, beden dismorfisi ve diğer uzun süreli problemler bulunduğunu bildiği halde algoritmasından vazgeçmiyor.

Columbia Bölgesi Başsavcısı Brian Schwalb verdiği bir röportajda, "Gençleri platformuna bağımlı hale getirerek bundan kâr elde ediyorlar" dedi.

Schwalb, insanların platformda tutulmasının "büyük reklam gelirleri elde etme şekilleri" olduğunu söyledi.

"Ancak maalesef, bu aynı zamanda kullanıcıların ruh sağlığını etkiledikleri anlamına geliyor."

TikTok, 13 yaşın altındaki çocukların uygulamaya kaydolmasına izin vermiyor ve 18 yaş altındakiler için bazı içerikler kısıtlanıyor.

Ancak Washington ve diğer bazı eyaletler başvurularında çocukların bu kısıtlamaları kolayca atlayabildiğini ve şirketin uygulamanın çocuklar için güvenli olduğunu iddia etmesine rağmen yetişkinler gibi sınırlamadan kaçındıklarını açıklıyor.

Davada ayrıca şirketin diğer faaliyet alanları da hedef alınıyor.

DC'nin şikayetinde, TikTok'un, insanların platform içinde bir sanal para birimi olan TikTok Coin'leri satın almasına ve TikTok LIVE'da yayıncılar için "Hediyeler" göndermesine izin vererek "lisanssız bir sanal ekonomi" olarak faaliyet gösterdiği iddia ediliyor.

Yayıncılar bu sanal parayı gerçek paraya çevirebiliyor. Şikayete göre TikTok bu finansal işlemlerden yüzde 50 komisyon alıyor ancak ABD Hazine Bakanlığı veya bölgedeki diğer resmi kurumlarda bu işlemi yapabilmek için herhangi bir kaydı yok.

Yetkililer, TikTok'un "LIVE" aracılığıyla gençlerin cinsel içerikli yayınlar için sıklıkla istismar edildiğini ve bunun da uygulamanın herhangi bir yaş sınırlaması olmaksızın esasen bir "sanal striptiz kulübü" olarak faaliyet göstermesine olanak sağladığını söylüyor.

Şirketin finansal işlemlerden elde ettiği kesintinin, sömürüden kar elde etmesine izin verdiğini söylüyorlar.

Son birkaç yılda, birçok eyalet, önde gelen sosyal medya platformlarına ve bunların gençlerin hayatındaki sürekli artan etkilerine karşı TikTok ve diğer teknoloji şirketlerine karşı davalar açtı.

Eyaletlerin daha önce tütün ve ilaç endüstrilerine karşı nasıl organize olduklarına benzer bir şekilde bu dava süreci de koordine edildi.

Özellikle TikTok, ulusal düzeyde başka zorluklarla karşı karşıya ve Çin merkezli ana şirketi ByteDance, platformu ocak ayı ortasına kadar satmazsa, yeni bir yasa uyarınca aynı ay içerisinde ABD'de yasaklanabilir.

Hem TikTok hem de ByteDance, Washington'daki bir temyiz mahkemesinde yasayı zorluyor. Geçen ay davada üç yargıçtan oluşan bir duruşmada, tarafların argümanları dinlendi ve şimdi bir karar vermesi bekleniyor; alınacak karara ABD Yüksek Mahkemesi'nde itiraz edilebilir.

YORUM EKLE

Yorumunuz gönderildi
Yorumunuz editör incelemesinden sonra yayınlanacaktır

YORUMLAR


   Bu haber henüz yorumlanmamış...

DİĞER HABERLER

Sayfa başına gitSayfa başına git
Facebook Twitter Instagram Youtube
GÜNDEM EKONOMİ POLİTİKA DÜNYA MEDYA SPOR YAZARLAR FOTO GALERİ VİDEO GALERİ SAĞLIK MAGAZİN KÜLTÜR-SANAT TEKNOLOJİK YAŞAM BUGÜN NEYE ZAM GELDİ DİKKAT! İLGİNÇ HABERLER
Masaüstü Görünümü
İletişim
Künye
Copyright © 2024 Yeni Günaydın