Amerika Birleşik Devletleri'nin en prestijli üniversitelerinden Harvard'da yapılan bir araştırma, "mavi yakalı" erkeklerin beyaz yakalı patronlarından çok daha sağlıklı spermlere sahip olabileceğini ortaya çıkardı.
Düzenli olarak ağır nesneleri kaldıran veya taşıyarak çalışanların sperm sayılarının masa başı çalışanlara göre yaklaşık yüzde 50 daha yüksek olduğu tespit edildi. Araştırma testosteron seviyelerinin de yine daha yüksek seviyelerde çıktığını işaret etti.
2005 ve 2019 yılları arasında bir doğurganlık merkezinde tedavi görmek isteyen 377 erkekten alınan 950 semen örneğinin incelendiği araştırma, çalışma sırasındaki fiziksel faaliyetin erkeklerin üreme potansiyelinde önemli bir iyileşme ile ilişkili olabileceğini gösterdi.
Yaş ortalaması 36 olan ve çoğunlukla beyaz ırktan gelen erkekler, ağır nesneleri ne sıklıkta kaldırdıkları veya hareket ettirdikleri, tipik vardiya düzenleri ve işteki fiziksel efor düzeyleri hakkında bir anket doldurdu. Ayrıca semen ve kan örnekleri analiz edildi.
İş yerinde sık sık ağır nesneler kaldırdığını veya taşıdığını bildiren katılımcıların yüzde 12'sinin sperm konsantrasyonu, iş yerinde ağır nesneleri hiç kaldırmadığını veya taşımadığını bildirenlere kıyasla yüzde 46 daha yüksek ve toplam sperm sayısı da yüzde 44 daha fazla çıktı.
İş yerinde daha fazla fiziksel faaliyette bulunduğunu bildiren erkeklerin erkeklik hormonu (testosteron) seviyelerinin yanında kadınlık hormonu (östrojen) seviyelerinin de yüksek çıkması dikkati çekti.
Araştırmacının baş yazarlarından Brigham and Women's Hospital'da üreme epidemiyoloğu Lidia Minguez-Alarcon, "'Erkek' ve 'kadın' hormonları her iki cinsiyette de bulunur, ancak farklı miktarlarda olur" diyerek fazla testosteronun östrojene dönüşerek vücutta denge sağlandığını varsaydıklarını ifade etti.
Sperm miktarı, hareketliliği ve testosteron seviyeleri erkek doğurganlığında kilit faktörleri arasında yer alıyor. Sperm sayılarının son elli yılda neredeyse yarı yarıya azaldığına inanılıyor ve bilim insanları çevresel, beslenme ve yaşam tarzı faktörlerinden oluşan bir kokteylin bu durumun sorumlusu olduğundan şüpheleniyor.
"Bu yeni bulgular, çalışma sırasındaki fiziksel faaliyetin erkeklerin üreme potansiyelinde önemli bir iyileşme ile de ilişkili olabileceğini gösteriyor" diyen Minguez-Alarcon, Human Reproduction'da yayınlanan çalışmada, erkek doğurganlığı üzerine yapılan önceki araştırmaların çevresel, diyet veya yaşam tarzı faktörlerine odaklandığını ancak "mesleki faktörlere çok az dikkat ettiğini belirtiyor.
Araştırmanın limitleri
Çalışmanın yazarları, katılımcıların doğurganlık tedavisi gören çiftlerden erkekler olması nedeniyle sonuçların genel nüfusa uygulanamayabileceğini belirtiyor.
Ayrıca, daha az sağlıklı olan erkeklerin fiziksel olarak zorlayıcı işlerde aktif olarak çalışmıyor olması ve bu nedenle çalışma dışında tutulmaları da imkan dahilinde bulunuyor.
Bununla birlikte, önceki araştırmalar fiziksel olarak aktif erkeklerin hareketsiz bir yaşam tarzı olanlara göre daha sağlıklı spermlere sahip olduğunu gösteriyor.
Bunun nedeni, egzersizin hormon seviyelerini düzenlemeye ve sperm üretimi için daha uygun koşullar yaratmaya yardımcı olması.
Mount Sinai'deki Icahn Tıp Fakültesi'nin önde gelen üreme epidemiyologlarından ve profesörlerinden Shanna Swan, Euronews Next'e verdiği röportajda "Doktorunuz kalbinize iyi bakmanız için size ne yapmanızı söylüyorsa, bu doğurganlığınıza da aynı şekilde yardımcı olacaktır" dedi.